Bu yazıyı yazmak ve bu başlığı atmaya nasıl karar verdim. İlki bir slogandan etkilendim. Bu slogana çok gülüyorum ve beni şaşırtıyor. Diğeri değerli bir devlet adamı eski milli eğitim bakanlarımızdan biri. Çok güzel derlenmiş bir kitabını okumuştum. Dinimizin anaç gereklerini anlatıyordu. Örneğin Müslümanlık için ne diyordu? Müslümanlık; kişisel, yaradanın bilgisi ve denetimi altında tuttuğu için ahlakın, iyi insan olmanın en büyük yol göstericisi olduğunu yazıyordu. Bu yaşıma kadar bilime ve iyi ahlaka saygımdan bu konuda çıkardığım anlam; tanrıya karşı herkesin kendi yaptıklarından doğrudan sorumlu olmasıdır. Ondan hiçbir şeyin gizlenemeyeceğidir. Yaptığı fenalığı da iyiliği de onun bildiğidir.

Kuran’da okuduğumuz kural ve öğütler, miras hakkı, faiz, alışverişte hile, evlenme, boşanma, zekat, oruç gibi bireysel hareketleri iyilik veya kötülükten korunmak için, iyi ahlak ve sevap kazanmak yolunda yaşam yoluna konulmuştur. İslam da ahlak sahibi ve iyi insan olmakla mutluluğa erişilir, huzur bulunur. İslam’ın yapılması emredilen asıl şartları; şahadet etme, namaz, oruç, zekat ve hac gibi vazifeler bile temiz kalpli, samimi ve iyi kalpli-ahlaklı olmaya bağlıdır. Dilimiz ile söylediğimiz kalbimiz tarafından desteklenmezse bu Müslümanlıkta münafıklıktır. Öyleyse tanrının varlığını ve onun kulu olan Hz Muhammed’in onun elçisi olduğunu söylemek Müslüman olmanın temelidir. Yukarda zikrettiğimiz; namaz, oruç, hac, zekat yapılması gereken dini emirlerdir. Bunlar yapılınca vazifemiz yerine getirilmiş olmaktadır. Bunlar imtiyaz değil, Müslümanın ruhunda olan, iyi insan olma, yalan söylememe, kötülük etmeme, iftira atmama, kural ve kanunlara uyma, çıkarına uygun kanun çıkarmama, dedikodu yapmama ve bunları yaparsan iyi Müslüman olmak bir anlam taşımaz.

Kul Allah’a karşı vazifelerini yaparak, diğer kula karşı bunları görerek öyle davranacak, bunları yapmayanlar ve anlamamazlıktan gelenler iyi Müslüman sayılmazlar. Müslümanların ve islamiyetin doğuşu sürecinde ki genişleme de hızını kaybetmesi, özgürlük ve istikballerini bile koruyamamaları, insani özelliklerini bile kaybetmeleri bir çok soruyu aklımıza getirmektedir. O halde dinimiz buna neden olanların elinden kurtarılmalıdır. Gerçek din adamları bu kişilerden dini kurtarmalıdır. Bugünler de bunun her şeklini görür hale geldik. Dinimizin iyi insan ve iyi Müslüman olma hedeflerini modern hukuk kuralları ile de koruyamaz hale geldik. Bilime bilgiye inanmaz olduk. Yeni modern bilimleri bir kısmımız görebilecek olsa da yeni din gelmeyecektir. Tabii ki çakmaları bugün de olduğu gibi doğmaya çalışacaktır.

Değerli okuyucular iyi insan ve Müslüman olmak son semavi dinin sıfatıdır. Kutsal kitap son kitaptır. İlk cümleyi tekrar edelim. “Tanrıdan başka tanrı yoktur. Muhammed onun kulu ve elçisidir” O da bir kuldur. Kendimizi; yalan, dolan, iftira, yağlama, yıkama ve akla gelen bilumum palavra ile kandırmayalım.

Güle oynaya iyi ahlakla seçime gidelim, seçelim, seçilelim. Aklın yolunu ki o ne güzel bir yol iyi insan sıfatıyla kullanalım. Sonra vicdan azabı çekmeyelim.