Geçtiğimiz günlerde de belirtmiştim. An itibariyle ülkemizin yöneten iktidar kurulurken ‘Üç Y’ yi yok etmek vaadi ile iktidar olmuştu.

Bilindiği gibi bu “Üç Y”, Yoksulluk, Yolsuzluk ve Yasaklardı.

Başarıldı mı?

İlk beş yıl için evet.

Sonrasında, at izinin it izine karıştığını Cumhurbaşkanımızın damadı ve Maliye Hazine Bakanımız açıklamıştı.

Yaşadığım yılların 60 yıldan fazlasını net bir sekilde yaşadım ve hatırlıyorum. Yani 1960 darbesinden sonra yaşadığım ekonomik çöküş ve krizler de, ülkemizin 70 sente muhtaç olduğu günlerde, 94-95 yılları kriz ve enflasyonun üç haneli olduğu günlerin hiç birinde bu günkü kadar yokluk, yoksulluk ve pahalılık yaşamadım. Allah bundan sonraki günlerimizde bizleri daha da beterinden korusun.

Yasaklara gelince

Yaşıyor, hissediyoruz. Görüyor duyuyoruz. Katmer, katmer geliyor yasaklar.

Bir parti Genel Başkanı’nın yaptığı ya da bir Grup Başkanı’nın yaptığı açıklamaları yayınlara ceza veriliyor. O zaman halkın haber alma özgürlüğü nerede diye sormak gerekmiyor mu?

Yine yasaklanan durumlara baktığımızda, gerekçede insanları tatmin eden gerekçeyi tam olarak görmek mümkün olmuyor.

Eskişehir'de Anadolu Fest yasaklandığı gibi o çevrede 15 gün insanların bir araya gelmesi de yasaklandı. Dolayısıyla Eskişehirli de yasaktan nasibini aldı. Gerekçe neymiş, orada toplananların suç işlemesini engellemek. İyi de o zaman her şeyi ile güvendiğimiz güvenlik görevlilerimiz olacak suçları önleyecek durumda değil miydi?

Yıllardır yapılan Isparta Gül Festivali’ne katılacak Melek Mosso konseri, Anadolu Gençlik derneği ve Milli Gençlik Vakfı üyeleri bu sanatçının milletin adet ve geleneklerine uymadığını ileri sürerek konserin iptal edilmesini istemişler. Belediye Başkanı da bu çağrıya uyarak iptali gerçekleştirmiş.

Yav arkadaş iyi güzel de bu sanatçı bu zamana kadar çıktığı konser ve çalışmalarında belirttiğiniz örf ve adetlere uyuyordu da Isparta'ya gelince mi uymadığı anlaşılmış. Aslında kabahat Belediye Başkanında, Gül Festivali bu, arkadaş bu vakıf ve dernek yöneticisi ve üyelerinin isteklerini önceden dinlesen oraya mevlithanlar, ilahi grupları getirsen ve etrafı da gül suyu ile temizleyip onları daha çok memnun etmiş olmaz mıydın? Bence doğrusu da buydu.

Yasaklar yasaklar…

Pandemi nedeniyle gece müzik yasağı sürüyor. Bununla da kalmıyor yasaklarla iptaller. Düzce Spor’un şampiyon olması nedeniyle Ece Seçkin’in vereceği konser Kaynaşlı Belediye Başkanı Birol Şahin'in, Düzce mutaassıp bir yer bayan sanatçı ne oluyormuş tepkisiyle iptal edilmişti.

Arkasından Derince’de Aynur Doğan konseri.

Pendik’te Niyazi Koyuncu konseri.

İstanbul’da Dersim Dernekler Federasyonu’nun düzenlediği piknik, “Kamu düzeninin bozulması ve suç işlenmesinin önlenmesi” nedeniyle iptal edilmiş.

Apolas Lermi’nin Denizli konseri.

Mem Arat’ın Bursa konseri

ODTÜ Bahar Şenliği kutlamaları için, Gülinler, Tuğçe Şenoğul, Flört ve Gazapizm’in Devrim Stadyumunda sahne alacağı konser, Pençe-Kilit Operasyonu’nda verdiğimiz şehitlerimiz nedeniyle haklı ve yas olarak iptal edildi.

Aynur Doğan konserleri

Bu sanatçıyı TRT'nin Kürtçe yayın yaptığı kanalda ve kliplerinde görmüştüm. Kendisini izleme şansım olmadı ve kendisine yasaklar konduktan sonra yapılan haberler nedeniyle bilgilendim. Edindiğim bilgi bu sanatçı bizim dinlediğimiz, coştuğumuz, duygulandığımız ezgileri ve türküleri Türkçe ve Kürtçe söylemesi.

Vay efendim neymiş, sanatçı bir konserinde sahnede PKK’nın bayrağını andıran bez parçaları ile sahne süslenmiş ve Aynur Doğan’da o sahnede konser vermiş. Peki, sanatçı sahneye çıkmadan, sahneyi ve salonu ya da alanı kontrol edip, şu poster, bayrak veya bezler kaldırılsın deme şansına sahip mi? Elbette değil. Şimdi ona karşı çıkanlar yine onun söyledikleri ile halay çekmiş olabilirler mi? Bence çekmeseler bile içlerinde bir kıpırdama olmuştur.

Ayrıca açılım döneminde şimdi Cumhurbaşkanımız olan Sn. Erdoğan, İbrahim Tatlıses ile birlikte davet ettiği Şivan Perver'in Kürtçe söylediği türküleri dinleyip alkışlamadı mı?

Eee buyrun bakalım Aynur Doğan Kürtçe türkü söylediği için kıyamet koparanlar ne diyeceksiniz?

Beyler bizim birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var. Bırakın vatandaş nasıl giyiniyor ve nasıl şarkı söylüyorsa söylesin. Kimse kimseye karışmasın. Kafana uymuyorsa gidip izlemezsin olur biter kardeşim. Öyle değil mi?