Çatalca çalkalanıyormuş. İlçede müthiş bir gündem olmuş: "Mesut Üner CHP'ye geçiyormuş"

Ailesi CHP'liymiş.

Nerden çıktı bu? İlçemizde kimse böyle şeyler konuşmazken, birileri Cumhuriyet Gazetesine, Mesut Üner'e de çok yakın bir isimmiş, bir şeyler üfürmüş. Üfürükçü hocalar var ya hani, aklı başında insanların isim olarak koydukları üfürükçüler... Heh işte onlardan bir tanesi, artık kimse "Ailesinin CHP'li olması bu söylentileri arttırıyor" demiş.

Saçmaca yazılmış ve bir haber olarak vatandaşın önüne "Yersen" anlayışı ile sunulmuş haber üzerine birkaç cümle sarf edeyim. Birçoğunuzun çok vakıf olmadığı anları anlatayım size...

Köşenin tam ortasında bulunan fotoğraf! Fotoğrafa ayrıntı ile bakmak lazım. Ankara'dayız. Belediye Başkanları Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı karşılıyor. Tam da yanlarındayım. Erdoğan tek tek belediye başkanları ile tokalaşıyor. Ve bizim belediye başkanı Mesut Üner'e geliyor sıra...

"Mesut Nasıl Gidiyor Çatalca Kardeşim" diyen Bir Cumhurbaşkanı... Bu sorulan sorunun Mesut Üner'i bir kenara koyun ama Çatalca için neler ifade ettiğini bilemezsiniz. "Yeni Cumhuriyet Meydanı, Millet Bahçesi, Kapalı Yüzme Havuzu, Kapalı Spor Salonu, Yeni Stadyum, Binlerce Ton Asfalt, Piknik Alanları vb..." Birçok hizmetin özeti! Çünkü bu cümle sonrasında birçok kişi için kısa ama bir Cumhurbaşkanına bu işlerin hızlandırılmasını talep edebilecek kadar uzun bir süre.

Daha biz o salondan çıkmadan birçok kurumdan telefonlar gelmeye başlıyor Meust Üner'e. Ve bugün daha 500 gün gibi yeni bir yönetim almış olan bir belediye başkanının temellerini attığı hizmetlere şöyle bir bakalım.

Geç onu da! Ayda en az 3 ya da 5 sefer Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile telefonda görüşen bir belediye başkanı... Arayan Mesut Üner mi dersiniz? Cumhurbaşkanına telefon açılmaz. Ancak Cumhurbaşkanı arar bu arada, bunu da dip not olarak geçiniz!

Ve Merkezi Hükümetin en baş adamı olan kişinin "Çatalca'nın ve Mesut Üner'in arkasında ben varım" dercesine duruşu! Çünkü şu an Mesut Üner, normal bir vatandaş değil. Eğer ben ona baktığımda Çatalca'yı göremiyor isem, o bir belediye başkanı olmaz zaten. Mesut Üner'e bakan Çatalca'yı görmeli. Bir belediye başkanına bakan ünvanının başındaki ilçeyi görebilmeli onda.

Belediye Başkanı Mesut Üner'e en yakın isim! Hakikaten bu adama en yakın isim kim? Bana göre bu ilçede yaşayan herkes, en az bizler kadar Mesut Üner'e en yakın isimdir... İnsan, kişi, aile, parti, dil, din, ırk ayrımı yapmadan herkese aynı mesafede olabilmek. Herkesin harcı değil.

Aslına bakarsanız "CHP'ye geçecek" cümlesi bir arzu, bir istek, bir dilek gibi bazıları için. Çünkü yıllardır, bu ilçede hizmet noktasında, Atatürkçülük noktasında, sosyal belediyecilik noktasında Mesut Üner'in yaptıkları bazı CHP'lilerin hayallerindeki belediye başkanı profili. İçlerinden geçirdikleri cümle "Böyle bir kişi CHP'li olmalıydı!" Keşke benim olsaydıcılar yani bunlar.

Gelelim ailesinin CHP'li olması noktasına...

Çatalca'da AK Parti'den seçilmiş olanların neredeyse yüzde 90'ı ve hatta yüzde yüzünün aileleri bir başka parti mensubu değil miydi zaten? Hatta Çatalca solun yıkılamaz denildiği bir ilçe değil miydi? Köyler olarak adlandırdığımız tüm mahallelerimizde, özellikle Selanik Göçmenleri, yani Mübadele ile ilçemize 1924 yılında gelen vatandaşlarımızın yüksek bir oranda CHP'li, ya da biz ona sol siyasi görüş diyelim, 1980'li yıllara kadar yoğun bir çoğunluk oluşturduğunu biliyoruz. Ailesi CHP'li dediğimiz Mesut Üner'in yakın akrabası olan Bayram Ali Üner iki dönem DYP yani Doğru Yol Partisinden Muratbey Beldesine Belediye Başkanı olmadı mı?

Yani şöyle demek gerekir;

Bu haberin neresinden tutarsanız tutun elinizde kalır. Hatta elinizde patlar. Mesut Üner'in Küçükçekmece'den CHP'ye yakın isimleri belediyeye topladığı yönünde ki cümle de yanlış. Büyükçekmece desek bunu anlarım. Büyükçekmece'den de geçmişte beraber çalıştığı iki isimi getiridğini ilçede bilmeyen yok. Birisi park ve bahçeler müdürü, bir diğeri ise Ruhsat Müdürü...

Geriye kalan tüm müdürler, bundan önceki dönemden yani CHP'li Belediye Başkanı Cem Kara döneminden kalan, hatta seçimlerde de CHP Bayrağını elinde dalga dalga dalgalandıran isimler olduğu için AK Partili bazı kesimlerden tepki çektiği doğrudur.

Buradaki anlayışı da " İlçemizin çocukları bunlar." olunca , elinden geldiğince kimsenin ekmeği ile oynamama çabası içeren bir anlayış olunca, " Hadi beh" oldu herkes. Çünkü alışıla gelmiş yöntem, Belediye Başkanlarının göreve geldiği gibi ilk işinin personel noktasında kıyım yapması.

Yani yukarıda da yazdığım gibi Mesut Üner CHP'li bazı isimlere göre AK Partili olmamalıydı. Böyle bir Belediye Başkanı onlardan olmalıydı. Çünkü bunca yıldır özlemini çektikleri profil bu belediye başkanı olarak.

Bugün ilçede bir anket yapsak

iddia ediyorum bunu ama...

Balondan, para verip de yaptırmayağımız bir anket olmalı. Birileri yıllarca anket firmalarına para verip "Yüzde 70'i bizden memnun" sonucu çıkartmıştı ya ondan böyle söylüyorum, bir anket yapsak yani bu ilçenin en az yüzde 60'ı ilçede yapılan hizmetlerden fazlası ile memnun. Mesut Üner ile ilgili tek bir kişi "AK Partili, yobaz, bağnaz" cümlesini de kurmaz.

Her şeyi bir kenara koyun Atatürk Caddesi adına yakışır bir şekilde "Aydınlık" bir cadde oldu. Kendinden önceki belediye başkanlarının isimlerini yaptığı hizmetlere veriyor.

Kısacası, Mesut Üner kendisine "Kardeşim" diyen bir Cumhurbaşkanının Genel Başkanı olduğu partisinden istifa edip CHP'ye geçmez. Mesut Üner bunu istemez ama görünen o ki CHP'ye geçmesini isteyen CHP içinde isimler olduğu da aşikar. 

Mehmet Çoban ve yönetimini hala hazmedemeyen isimler böyle dedikodulara başvuruyor. Ne hikmetse de bu ilçe ile ilgili dedikodular da ulusal basında "İlçe gündemine oturdu" diye çıkıyor.

Uzun bir zaman yok he! 3.5 yıl sonra yani 2024 yılı seçimlerinde göreceksiniz ki;

AK Parti'nin Adayı Mesut Üner, CHP'nin Adayı Mehmet Çoban olacaktır.

Bu da benim iddiamdır. Yaşayıp göreceğiz.

Mehmet Çoban neden belediye başkan adayı olur bunu da yakın bir süreçte yazacağım.