Halit Çelikbudak

Halit Çelikbudak

Beyaz bayrak

İki yıl, tarihin büyük akışında görünüşte kısa bir zaman dilimidir. Ancak Ukrayna savaşında 24 Şubat 2022'den bu yana geçen zaman sanki sonsuzluk gibi. Son yirmi dört ayın her biri bir öncekinden daha büyük can kayıplarına, Ukrayna şehirlerinin ve altyapısının büyük oranda yok olmasına yol açtı. Korkunç insan ölümünün ötesinde, savaşın etkileri yaşamın ve küresel siyasetin sayısız alanına ulaştı. Jeopolitik enerji tedarik hatları yeniden çizildi. Alman Şansölye, yaptığı tarihi konuşmada bu olayın bir "çağ değişikliği" anlamına geldiğini söyledi.

Akşam bu veya benzeri düşüncelerle ekranda Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenskiy ile Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ortak basın toplantısını izliyorum. Cumhurbaşkanı Erdoğan "Rusya'nın da bulunacağı bir barış zirvesine ev sahipliği yapmaya hazırız" diyor. Zelenskiy ise ‘Topraklarımıza barış getirmek istiyoruz‘ diyor. Savaşın düğümü İstanbul’da çözülür mü? Dolmabahçe’den barış adımı çıkar mı? Cevabı kolay değil. Çünkü a) bu savaş sadece Ukrayna ile Rusya arasında değil, b) tek boyutlu değil. askeri, politik, stratejik, iktisadi ve insani boyutu var. Yani karmaşık bir durum var.

Hatırlatmada yarar var. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dolmabahçe Çalışma Ofisi’ndeki basın toplantısında “şu salon çok şeylere şahit oldu ve yine bu salonda kaldığımız yerden yola devam edeceğimizi düşünerek bu yola çıktık‘ dedi. İki yıl önce 2022 Baharı’nda barışa atılan adımı dönemin İngiltere Başbakanı Boris Johnson’un engellendiği süregelen bir iddia. İstanbul'daki görüşmenin ardından Zelenskiy ile görüşen Johnson The Times'a verdiği röportajda potansiyel anlaşmayla ilgili "endişelerini dile getirdiğini" kabul ediyor. Zelenskiy'ye Birleşik Krallık'ın Ukrayna'ya sarsılmaz desteği için güvence verdiğini söylüyor.

Şimdi yine İngiltere’nin sahne aldığını gözden kaçırmamak gerekir. İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron, Perşembe günü Berlin’de Alman Dışişleri Bakanı ile görüştükten sonra yapılan basın toplantısında ‘Ukrayna’ya Alman Taurus füzeleri‘ konusunu yeniden gündeme getirdi. Almanya'nın savaşan bir taraf olacağı gerekçesiyle Ukrayna’ya Taurus füzesi vermeyen Almanya’nın bu füzeleri İngiltere’ye vermesini istedi. Yani özetle ‚‘bize verin, biz Ukrayna’ya verelim‘ demek istiyor. 23 Haziran 2016’daki Brexit referandumu sonrası istifa edip son yedi yıldır aktif siyasetten çekildikten sonra aniden dışişleri bakanlığına getirilen Cameron‘un, ‘savaşa devam‘ demek istediği açık.

Ocak ayında Ukrayna ile yaptığı savunma iş birliği anlaşması da yapan İngiltere’nin Ukrayna’nın savaşa devam etmesi için moral vermeye çalıştığı anlaşılmakta. Ancak ABD desteği olmadan tek başına Ukrayna’ya vereceği destek yeterli olabilir mi? İngiltere’nin Rus hedefleri hakkında Ukrayna’ya istihbarat sağladığı biliniyor. İngiltere Ukrayna içinde konuşlandırılmış ‘az sayıda’ asker olduğunu da kabul ediyor. ABD’nin etkisi, desteği azaldıkça/azaldığı anda Batı, İngiltere’nin arkasında gitmekte çok ciddi tereddüt yaşayacağı açık. Zaten bu yüzden İngiltere’nin Taurus seyir füzeleri üzerinden Almanya’yı da bir an önce yanına çekmek istediği belli.

Şimdi karar Zelenskiy’in eğer verebiliyorsa. Yaşam bazen insanı böyle yola ayrımına getirip bırakabiliyor. Bir yanda bir an önce görüşmelere başlamak ve ateşkese razı olmak ki İngiltere dışında batının da büyük ölçüde istediği bu aslında. Onlar, Ukrayna’da ki gelişmeleri görmekte ve Trump’ın ayak seslerini duymakta. Artık Ukrayna’ya yardım kapasiteleri zorlanmaya başlamış. Yaptırımların ise çok fazla etkisinin olmadığını görüyorlar. Diğer yanda ise iki yıldır yaşanan savaş.

Reuters haber ajansı duyurdu. Papa Francis İsviçreli yayın kuruluşu RSI ile Şubat ayında yaptığı ancak ilk kez 20 Mart'ta yayınlanması planlanan bir röportajda " En güçlü olan, halkı düşünen, beyaz bayrak taşıma cesaretine sahip olandır. İşlerin iyi gitmediğini gördüğünüzde müzakere etme cesaretine sahip olmalısınız. Bu savaş kaç kişinin ölümüyle sonuçlanacak? Zamanında müzakere edilmeli, arabulucu olabilecek bir ülke bulunmalı " diyor. Bekleyip göreceğiz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Halit Çelikbudak Arşivi