AK Parti fakirliği bitirdi

Türkiye'de (3Y) yolsuzluk, yoksulluk. yasaklar konusunda AK Parti 20 yıllık iktidarında ciddi  bir başarı gösteremedi. Hatta daha da gerilere düştük.. Bu arada bu iktidar çok güzel bir şey yaptı. Ülkede "Fakirliği" kavram olarak bitirdi. Hatta iddialı bir cümle olan "Enflasyona ezdirmedik" sözü de gerçek oldu.

Geçen hafta The Guardian’da çıkan iki haber, Londra’da evsiz sayısının yüzde 24, California’da yüzde 70 arttığını duyuruyor. Galeria’nın iflas ettiği Almanya’da alışveriş alışkanlıkları değişirken gazeteler kış için “tasarruf önlemleri” tavsiyesinden geçilmiyor. Ve Channel 4’un son araştırması, Avrupa’da “Z kuşağı”nın ekonomik kriz karşısında çok öfkeli olduğunu ortaya koyuyor.
Bugünlerde Batı, A+’dan A ve B seviyesine düşmenin sancısını yaşıyor.Nitekim bizde de artık mızrak çuvala sığmıyor. Bir yanda sabah okula aç gidip bayılan öğrencilerin dramı... Diğer yanda lira dinar karşısında değer kaybedince Irak’tan alışveriş için Türkiye’ye akın eden komşular... Ve aynı hafta ülkemizin “Dünya Sefalet Endeksi”nde Arjantin’i de geçerek ilk sıraya çıktığı öğreniliyor! “Türkiye Yüzyılı”nda tavuk dönerin porsiyonu 40, çiğ köftenin kilosu 150 lirayı aşıyor.

Şu halde enflasyonun sebebi olarak “milletimizin karamsarlığı”nı gören, “20 yıldır kimseyi enflasyona ezdirmedik” diyen ekonomi bakanı haksız mı? Nebati Dayı, yıllar sonra Ferhan Şensoy’u doğruluyor. Neticede insanın enflasyon karşısında ezilebilmesi için de bir miktar parası olması gerekiyor!
 

Bu sırada resmi enflasyon yüzde 85,5’ti!  Öyleyse hangi maaş iyiydi peki? Aylık 10 bin TL dört kişilik bir aileye yeter miydi? Midye dolmanın tanesi 3 lirayı geçmişti ama TOKİ konutlarında kredi faizi çok cazipti!  Yoksa “sıfır araba”ya mı yatırım yapmalı? Her şey birbirine girmiş, “zenginlik” ve “fakirlik” ölçülemez hâle elmişti. Doblo kullanmak, Starbucks’a gitmek, Instagram’da Kapadokya gezisi paylaşmak... “Statü”ler anlamını bir bir yitirirken askıda ekmek ve simit devri başlıyor,
 

Nicelik şimdi her şeydi ve nitelik “eski Türkiye”de kalmıştı. Asgari ücret al, cips-kola tüket, “Acun” izle ve uyu... “Milli irade”nin ideal yaşam tarzıydı! Ama “durmak yok, yola devam”dı ve başkanlık sistemiyle girilen ekonomik krizin bedeli çok daha ağır olacaktı. Fiyatlar döviz kuruna paralel uçuşa geçiyor, neyin ucuz, neyin pahalı olduğu anlaşılamayan sürreel bir dönem başlıyordu.
Artık Dostlar ! Müjde! Yıllardır yavaş yavaş alıştırtırıldığımız “ucuz giyim” zincirleri ve “üç harfli” marketler artık “lüks” mertebesine erişti!  Tavuk döner, kır pidesi ve çiğ köftenin etsizinde “eşitlenen” bir toplum... Yaşam tarzında yepyeni bir dramatik dönüşüme hazırlanıyor: AKP sayesinde “fakirlik” tarih oldu! Şimdi ülkemiz “sefalet ligi”nde zirvelere oynuyor.

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, "İŞKUR’un verilerine göre bu yılın ilk 10 aylık döneminde toplam 1 milyon 386 bin kişi, işinden çıkarıldığı için İşsizlik Sigortası’ndan işsizlik aylığı almak üzere başvuruda bulundu" dedi.

İşsizlik sigortasına başvuruda bulunanların sigortadan yararlanma koşullarının ağırlığı sebebiyle sadece yüzde 48,6'sını oluşturan 675 bin işsize işsizlik ödeneğinin bağlandığını ve bu işsizlere işsizlik ödeneğinden 6-10 ay arasında ödeme yapıldığını belirten Gürer şöyle konuştu:
“İşsizlik ödeneği alırken iş bulanların da ödeneği kesiliyor. Ekim ayında toplam 402 bin 948 kişiye fondan işsizlik ödeneği ödendi. İşsizlik Sigortası Fonunun toplam varlığı ise Ekim ayı sonunda 118,3 milyar liraya yükseldi. Sanayi üretiminde Eylül ayında yaşanan bu gelişme, ekonominin yılın üçüncü çeyreğinden itibaren yavaşladığına ilişkin tahminlerin tutarlılığını güçlendiriyor.

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, tarım sektörünün bu yılın ilk 9 ayında bankalara 93,7 milyar lira daha borçlanarak, sektörün bankalara olan toplam borcunun 261,4 milyar liraya ulaştığını belirtti. Gürer, tarım sektörünün zamanında ödeyemediği için bankalar tarafından takibe alınan borçlarının ise 3 milyar lira olarak gerçekleştiğini ifade etti.
Tarım sektörünün bankalara olan borcunun 204,2 milyar liralık kısmını kamu bankalarından, 57 milyar liralık kısmını da özel bankalardan aldıkları borçların oluşturduğunu aktaran Gürer, sektörün zamanında ödeyemediği için bankalar tarafından takibe alınan borçlarının ise 3 milyar lira olarak gerçekleştiğini kaydetti.

Gürer, TBB Risk Merkezinin verilerine göre bu yıl ocak-eylül döneminde toplam 819 bin 547 vatandaş bankalara olan bireysel kredi borcunu, 706 bin 457 vatandaş da kredi kartı borcunu zamanında ödeyemediği için bankalar tarafından icra takibine alındığına da dikkat çekti.
Gürer, küçük ve orta boy işletmelerin (KOBİ) bankacılık sektörüne olan kredi borçları Eylül’de 103,6 milyar lira artarak 1 trilyon 771 milyar liraya kadar yükseldiğini belirtti. Gürer, “KOBİ'lerin borçlarında geçen yılın sonuna göre ise 640 trilyon liralık artış yaşandığı görülüyor. KOBİ'lerin bankalara olan ve zamanında ödeyemedikleri krediler ise Eylül’de 244 milyon, ocak-eylül döneminde de 3,2 milyar lira artarak 60 milyar liraya çıktı. BDDK'nın verilerine göre toplam 353 bin KOBİ bu nedenle bankaların takibinde bulunuyor” diye konuştu.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Oktay Apaydın Arşivi