İşsiz sayısı rekor kırıyor

Asırlardan beri geleneklerinden gelen esnaf ordusu var ama o ülkede "para" yok. İşsiz çok. O ülkedeki işsiz sayısı dünyadaki 98 ülkenin nüfusundan daha fazla, enflasyon oranları ise resmi olarak yüzde 50'nin üzerinde ama gerçeği yüzde 100. Bu ülke Türkiye. Dostlar Bu büyük Türkiye'yi bu hale getirenler de şimdi hala inatla "Türkiye Yüzyılı için doğru zaman doğru adam" ve "Doğru adımlarla yola devam" sloganlarıyla yandaşlarıyla seçim peşinde gidiyor. Ama nasıl biliyormusunuz ? Sanırısınız ana muhalefet partisi edasında tavırlarındalar.Ha şimdi de çıkmışlar vaatlerini açıklıyorlar ama nasıl? Cumhurbaşkanı Erdoğan; Cumhur ittifakı olarak millet ittifakının vaatlerini açıklıyor. Ancak 20 senedir bu ülkeyi kim yönetiyor? 20 seneden beri neden enflasyonu düşürmediler azdırdılar. Keza terörü de öyle.? İktidar 20 senedir yolsuzluğu bitirememiş şimdi ‘Bitireceğiz’ diyor. Ne zaman bitirecek? İş rayından çıktı, kimse inanmasın. diyenler soruyor elbette. Geçmiş geleceğin aynasıdır, yapamayacakları da aşikar. Mevcut iktidar ‘3Y’ ile geldi. Üçünün de zıttını yaptı.Bence artık ufaktan ufaktna gidiyor.”

Burası Türkiye şaşırmamak lazım
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan,önceki gün  yeni dönem için cumhur ittifakının vaatlerini duyurdu. Bazı vaatlerin, millet ittifakının vaatleriyle örtüşmesi dikkat çekti. Yapılan açıklamalarda ,Millet ittifakının vaatlerini anımsatan cumhur ittifakı vaatleri şöyle sıralandı;
* Kamuya işe alımları, görevin getirdiği zorunluluklar dışında mülakatı kaldırarak gençlerimizin sınavlardaki başarı sıralamasına göre yapacağız.
"Millet ittifakı cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, mülakatı kaldıracaklarını açıklamıştı."
* Hayata geçireceğimiz gelir tamamlayıcı aile destek sistemiyle hiçbir hanenin gelirinin belirli bir seviyenin altına düşmemesini temin edeceğiz. Aile Koruma Kalkanı Programı’yla, ev hanımlarının emekliliğine destek vermekten, her ailede en az bir çalışan olmasını sağlamaya kadar pek çok uygulamayı başlatacağız. şan olmasını sağlamaya kadar pek çok uygulamayı başlatacağız.
"Kılıçdaroğlu, aile destekleri sigortasını hayata geçireceklerini duyurarak şunları demişti: “Yürürlüğe girmesiyle kişi, doğumundan ölümüne kadar sosyal devletin güvencesine kavuşacaktır. Asgari ücretin altında geliri olan veya hiç geliri olmayan bütün aileleri kapsıyor. Aile Destekleri Sigortası, sosyal güvenlik anlamında bütün ailelerin güvencesi olacak.”
* Yükseköğrenimdeki gençlerimize bir defaya mahsus olmak üzere cep telefonu ve bilgisayar ediniminde vergi muafiyeti sağlayacağız, ayrıca aylık 10 GB ücretsiz internet vereceğiz"
"Kılıçdaroğlu gençlerin ilk cep telefonu, oyun konsolu ve otomobil alımında ÖTV’den muaf tutulacağını açıklamıştı."
* 5 milyon öğrencimize verilen ücretsiz öğle yemeği desteğini devlet okullarımıza yaygınlaştıracağız.
"Kılıçdaroğlu, “İktidara gelir gelmez okullarımızda bir öğün ücretsiz yemek uygulamasını hemen hayata geçireceğiz” demişti."
* Gençlerin üç temel alanda beceri kazanmalarını sağlayıcı, okul içi ve dışı programlar uygulamaya koyacağız. Bu çerçevede, en az bir müzik enstrümanını kullanabilmeyi, bir yabancı dil konuşmayı ve bir spor dalında lisans sahibi olmayı destekleyeceğiz.
"Millet ittifakı, dijital içerik ve ortamlar kullanılarak öğrencilerin en az bir yabancı dil öğrenmesini ve yazılım ve kodlama becerisi kazanmasını sağlayacağını açıklamıştı."
* Yaşlı bakım sigortası uygulamasını hayata geçireceğiz.
"Millet ittifakı, uzun dönemli bakımın finansmanı için sürdürülebilir mekanizmalar oluşturarak yaşlı bakım sigortasını hayata geçireceğini duyurmuştu."

Lebalep işsizlik 
TÜİK tarafından açıklanan verilere göre; 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2023 yılı Şubat ayında bir önceki aya göre 65 bin kişi artarak 3 milyon 514 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0,2 puan artarak yüzde 10,0 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı erkeklerde yüzde 8,7 iken kadınlarda yüzde 12,6 olarak tahmin edildi.Türkiye'de işsizliğin rekor kırdğını söyleyen CHP Sözcüsü Faik Öztrak, "İşsizlik oranında dünyadaki rakiplerimizin arasında Surinam, Tanzanya, Belize var" ifadelerini kullandı.

Şubat ayı iş gücü istatistikleri
Dostlar! Hükümetin başarısı, vatandaşlarına ne kadar iş bulabildiğiyle ölçülür. Gerçek işsiz sayısı mevsim etkilerinden ayıklandığında; Bir yılda 948 bin kişi arttı. Bunun 569 bini son bir ayda işsizler ordusuna katıldı. İşsizlik oranında dünyadaki rakiplerimizin arasında Surinam, Tanzanya, Belize var. Memleketimizde, işsiz vatandaşlarımızın sayısı ise 8 milyon 941 bin kişiye ulaştı. Bu, dünya üzerindeki 98 ülkenin nüfusundan fazla…”

Enflasyon yıkıp geçiyor 
Türkiye'de gıda enflasyonu her geçen gün artış kaydederken, pandemi öncesi kilosu 300-400 liraya satılan kuru bamyanın kilosu 1200 liraya çıktı. Yozgat'ta cinsine göre yaş bamya 80-100 lira arasında işlem görürken, kurutulmuş olan bamyanın kilosu ise 900-1200 liradan satılıyor.
Bamya üretim anlamında sadece belli bir bölgede üretiliyor, daha çok Amasya bölgesinde üretiliyor. Üretim de kısıtlı miktarda yapılıyor. Üretimi biraz zor, tabii ki toplanması, bunun iplere dizilmesi, kurutulması, kuruduğu zaman fire vermesi, zahmetli bir iş. Sınırlı bir bölgede yetiştirildiği için ürün pahalı. Bu ürün sektörün ve piyasanın talebi de tabii ki fiyat belirleyen etkenlerden bir tanesi. İki sene öncesinde, Pandemi öncesinde 300-400 liraya sattığımız bamyayı bugün, bugünkü fiyat olarak söylersek bin lira, bin 200 lira civarında satılıyor. Bamyanın kendi arasında bu fiyatı belirleyen sınıfları da var. İğne ucu dediğimiz bamya var, çiçek bamya dediğimiz bamya var, iri bamya var, yaş bamya var. Bunların her birinin farklı şekilde piyasada alıcısı var, fiyat değerleri var. Bunlar fiyatı belirleyen etkenler. Yaş bamya sezonunda 80-90-100 civarında satılıyor. Bunlar biraz daha iri, vatandaş bunu yaş olarak alıp, dilimliyor, buzdolabına atıp, derin dondurucuda bunu saklıyor daha sonra da yemek olarak kullanabiliyor.”

Paylaşılmıyan sıkıntılar
Şimdi biraz geriye gidelim ve 1940 lı yıllarda assavaşan İngiltere'nin durumuna bakalım. Etin vesikayla satıldığı ve adam başına haftada 2 kemik pirzola düştüğü yıllarda vesikasız et bulmak daima mümkündü. Fakat böyle kanunsuz yoldan satış yapan kasapların müşterileri yalnız yabancılar olurdu. İngiliz, memleket sevgisini ve vazife duygusunu, haftada 2 kemik yerine 10 kemik pirzola, ayda yarım kilo yerine 1 kilo şeker zevkine değişmezdi.

Herkes kuyruğa girerdi 
Fakat İngiltere'de bütün sıkıntılara, başta Kıral ailesi olmak üzere, memleketi idare edenler de halkla beraber katlanırlardı. Milletvekilleri, bakanlar, halkla beraber yamalı çorap, yamalı gömlek giyer, zarurî bir ihtiyaç maddesini alabilmek için bir dükkân önünde kuyruğa girip beklemek gerekiyorsa, onların da karıları herkesle beraber kuyruğa girip beklerdi.

Türkiye'de ise bambaşka oluyor
Türkiye'de, sıkıntılı günlerde et almak, ekmek patates soğan almak için halkla beraber kuyruğa girmiş bir bakan karısı duydunuz mu? İngiltere'de halkı temsil yahut idare edenler, bütün sıkıntılara halkın en önünde göğüs gererler. Parlâmentodaki millet temsilcisinin refah seviyesi, seçmenlerinden bir çoğunun refah seviyesinden daima aşağı kalmıştır. Oysa hayat pahalılığının duyulur derecede arttığı devrelerde milletvekili aylıklarının bütün başka aylıklardan daha önce ve daha çok arttırılmamış olmasına, bizden bir misal verebilir misiniz? Sorumlu idarecilerin hiçbir sıkıntıyı halkla paylaşmaya yanaşmadıkları bir memlekette, kimin kimden fedakârlık beklemeğe hakkı vardır? Hangi sorumlu kişi vicdan huzuru ile halktan, sıkıntılı günlerde baş vurulan tedbirleri desteklemesini istiyebilir?

Güvenilmez ülke olduk 
Dünya Bankası tüm dünyada ülkeleri, hükümetlerin etkinliği, güvenilirliği, yolsuzlukla mücadelesi gibi temel kategorilerde ölçümlediği raporunu güncelledi. Raporda Türkiye’nin notu kırıklarla dolu. Güvenilirlikte 2011’de Türkiye’de hükümetin notu 44.13 iken, 2021’de not 23.67’ye geriledi. Halen bu not örneğin bir Batı Afrika ülkesi olan Togo’da 26.57, yani Türkiye’den yüksek. En önemli düşüşlerden biri yolsuzlukların kontrolünde. 2011’de 58.77 gibi çok da kötü olmayan bir notu olan Türkiye’de hükümetin 2021’de yolsuzlukla mücadele notu 40.38’e kadar geriledi. Örneğin rapora göre, Tanzanya’da hükümetin yolsuzlukla mücadele notu 2011 yılında 33.65 iken, 2021’de bu not 42.79’a çıktı. Böylece Tanzanya, yolsuzlukla mücadelede Türkiye’deki yönetimi geride bırakan çok sayıda ülkeden biri oldu. Bu not “bizi kıskanan” Almanya’da ise 94.7 Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ise bu verilere rağmen, “Yolsuzlukların, rüşvetin, yoksulluğun olmadığı Türkiye’yi biz hallederiz” açıklamasını tekrarlıyor.

AKP iktidarı etiketten korkuyor
Bakın Dostlar ! Nerden nerelere geldi Türkiye. Ülkeyi 21 yıldır yöneten ve 3Y ile mücadele edeceği vaatlaeriyle oy alan AKP bunlların tam twersini yaptı yapmaya da devam ediyor. AKP kendisine muhalif olan her kesimi hedef gösterdi. Erdoğan miting meydanlarından “Bay Kemallll” diye başlayarak kendisini eleştiren herkese “Darbeci, terörist” ve ağıza alınmayacak çok sayıda laf etti.Hatta bazılarını yine burada anımsatmak isterim ki unutmayalım. Neler demedi ki

Sürekli mağduru oynadı…
Erdoğan yaptığı en ufak bir şeyi bile ballandıra ballandıra anlatıp sonra “Bay Kemaal” diye başlayıp muhalefete yüklendi. Uzun süredir vatandaşlarda iktidara karşı birikmiş bir öfke var. bu öfke öyle bir anda oluşmadı. Ötekileştirilen, meydanlarda biber gazlarına maruz bırakılan, miting meydanlarında hedef gösterilen muhalif kesimlere toplumun neredeyse her kesimi dahil oldu.

Ekonomi son darbeyi vurdu
Bunun en önemli nedeni ise ekonominin geldiği berbat durum oldu. Vatandaşlar artık markete, pazara gitmekten korkar oldu. Eskiden kilo ile alınan soğan bile artık tane ile satılıyor.Aşık Mahsuni Şerif’in türküsünde ‘yiğidin muhtaç olduğu’ kuru soğan artık lüks oldu. Peki AKP iktidarı ve Erdoğan ne yaptı? Sadece günü geçiştirmeye çalıştı. Troller “Bizim SİHA’larımız var, TOGG’umuz var” dedi… Yiğit ise kuru soğana muhtaç olmaya devam ediyor.  Sonra bir genç çıktı…Market etiketlerine alternatif tasarımlar yaptı. Etikette “Bu ürün size pahalı mı geldi? Erdoğan sayesinde” yazıyordu. Etiketler bir anda sosyal medyada gündem oldu.Ve tabi ki AKP yapmaya en alışık olduğu şeyi yaptı… Halkın sıkıntılarını, tepkilerini anlamak yerine etiketleri tasarlayan Mahir Akkoyun’u gözaltına aldı. Genç tasarımcı sonrasında serbest bırakılsa da ortaya çıkan durum bize önemli bir gerçeği bir kez daha gösterdi. Erdoğan vatandaşın tepkisinden çok korkuyor. Vatandaşın yaşadığı geçim sıkıntısını görmek istemiyor. 21 yıllık AKP iktidarının seçime sayılı günler kala bir etiketten korktuğunu gözler önüne serildi. 15 Mayıs sabahı bu korkunun ne sonuçlar doğuracağını hep birlikte göreceğiz. 3Y' vaadiyle 2002 yılında iktidara gelen AKP döneminde Türkiye'nin yolsuzlukla mücadelede notu 18 puan geriledi, Tanzanya'nın bile gerisine düştü. Cumhurbaşkanı Erdoğan ise bu verilere rağmen, "Yolsuzlukların, rüşvetin, yoksulluğun olmadığı Türkiye'yi biz hallederiz" açıklamasını tekrarlıyor. Vatandaş ise "Elinde bir sihirli değnek var da 20 yıldır yapamadığını şimdi mi yapacak?" diye soruyor. Birde Erdoğan bu soruları soranlara, yada kendini eleştirenler etmedik laf, söylemedik küfür bırakmıyor Dostlar !  hatta ötesine geçip AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Aydın'da "toplu açılış töreni" adı altında Atatürk Kent Meydanı'nda düzenlenen mitingde muhalefeti ağır sözlerle hedef aldığı konuşmasında "14 Mayıs'ta bunlara öyle çakalım ki bir daha bellerini doğrultamasınlar" demişti.  Bununla da yetinmedi elbette . Erdoğan depremde soguktan doanarak ölenler, enkaz altıonda kalanların durumunu anlatanlara da "Muhalefet devlet yok diyor. Bunların gözü kör, kulağı sağır, kalpleri mühürlü. Devlet ilk andan itibaren vatandaşın imdadına koştu. Terbiyesiz terbiyesizliğini bırakmaz. Kızılay nerede diyor? Be ahlaksız, be namussuz, be adi! 2.5 milyon insana bu Kızılay sıcak yemeğini ulaştırıyor. Vicdansız. Bu yenilir yutulur bir şey değil.” demişti. Son olarak Erdoğan'ın ettiği hakaretlerle nokta koyalaım.“Geri zekalı, haysiyet fukarası, sefil, zavallı, gafil, eşkıya, çürük, sürtük, siyasi eşkıya, haysiyetsiz, onursuz, sanatçı müsveddesi, edep fukarası, ahlaksız, haysiyet celladı, kan emici…

6 sıfır atmışlardı şimdi 2 gram attılar
Vatandaşı zayıflatıp incelten enflasyon paramızı da eritti. İktidar, halka haber bile vermeden 1 TL’lik madeni parayı yaklaşık 2 gram azaltıp 6.6 grama düşürdü. Çarşı pazarı yangın yerine döndüren enflasyon paramızı da bozdu. İktidar, halka hiçbir açıklama yapmadan 1 TL'lik madeni paranın ağırlığını 8.2 gramdan 6.6 grama düşürdü. Yeni 1 TL'ler enflasyon karşısında tıpkı vatandaş gibi hafifleyip inceldi. Enflasyon karşısında değeri düşen paramızın kendisi de küçüldü. 1 TL'lik madeni paranın yeni versiyonuyla ilk kez karşılaşan vatandaşlar, sahte para endişesi yaşadı. Maden değeri üzerinde yazılı değerini yaklaşık 3 kat aştığı söylenen 1 TL'nin hurdacılar tarafından toplanıp eritilerek haksız kazanç sağlandığı ifade ediliyordu. Darphane ve Damga Genel Müdürlüğü, 1 TL'nin madeni ağırlığını düşürdüğü halde resmi internet sitesinde 1 TL'nin tanıtıldığı bölümde gramaj bilgisini değiştirmeyerek eksilen gramı halka açıklamadı. 


Gramla kıyma devri 
Türkiye'de artık her şey olabiliyor. DSaha ne olur ki dediğimiz gün başka bir şey görüyoruz. Kıyma gram hesabıyla satılmaya başlandı.. Vatandaş isyan ederk kasaplardan da ‘Et fiyatlarında kimse ucuzluk beklemesin’ uyarısı geldi. Yılbaşından bu yana yüzde 50’ye yakın zamlanan et fiyatları yurttaşın gündeminden düşmüyor. Kıymanın kilosu 300 lirayı geçerken fiyatlarda bir durulma beklenmediği belirtiliyor. Hayvan üretimideki düşüş sürdükçe fiyatların yükselmeye devam ediyor. Fiyatların düşmesini beklemek hayalperestlik olur. Dananın kesim fiyatı 180 liraya ulaştı, karkas dana etinin kesim fiyatı ise 210 lira bandında. Maliyetler ortada. Şu anda kıymanın kilo fiyatı etin cinsine göre 300 liradan başlıyor ve 350 liraya kadar gidiyor. Seçimlere kadar et fiyatlarının bu seviyede devam edeceğini tahmin ediliyor.


Faturalar birikti, vanalar kapandı
Karadeniz doğalgazının ilk kez duyurulduğu Ağustos 2020’den beri konut tarifesi 3,5 sanayi tarifesi ise altı kat zamlandı. ‘Müjde’nin ardından faturasını ödeyemediği için doğalgazı kesilen abone sayısı yüzde 42 arttı.Faturalar birikti, vanalar kapandı Karadeniz doğalgazının ilk kez kamuoyuna duyurulduğu Ağustos 2020’den bugüne konut ve sanayi tarifesinde çarpıcı artışlar yaşandı. Doğalgaz tarifesinde yaşanan artışı ortaya koyan CHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın’ın çalışmasında, “Doğalgaz müjdesinden sonra sadece bir yıl içinde faturasını ödeyemediği için doğalgazı kesilen abone sayısı da yüzde 42 oranında artış gösterdi” denildi. Doğalgaz tarifesi ve faturasını ödeyemediği için doğalgazı kesilen kişi sayısında yaşanan artışa yönelik değerlendirmelerde bulunan CHP’li Ahmet Akın, “Bu tablo iktidarın enerji zamlarının patronu olduğunu gösteriyor” dedi.
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Oktay Apaydın Arşivi