Sinemanın doğuşu ve ilkleri

Sinema tarihinin ilk filmini, ilk film yönetmenini, ilk film yapımcısını ve ilk film sansürünü hiç merak ettiniz mi? Bu yazıyı yazarken biraz duygulanacağım çünkü bu yazıda bahsedeceklerimi, üniversite dönemimde sinema dersinde işlemiştik. Konunun öznesinin iki kardeş olması da ayrı dikkatimi çekmişti. “Sinema” denildiğinde ilk akla gelen isimlerden biri olan Lumiere Kardeşler, 1985 yılında sinema tarihini başlattılar.

Lumiere Kardeşler olarak bilinen Auguste Marie Louis Nicolas ve Louis Jean’in babası olan Antoine Lumiere resim öğretmeniydi ve oğullarına ışık tekniğini öğretti. Öğretmenlik mesleğini bıraktıktan sonra da oğullarıyla birlikte Fransa’da fotoğrafçılığa başladı. Baba Antoine Lumiere, Thomas Edison'ın icat ettiği Kinetoskop adlı cihazı satın alarak oğullarının sinemayı başlatan kişiler olmaları yolunda ilk adımı attı. Fakat iki kardeş kinetoskopu ellerine alır almaz geliştirmek istediler çünkü kinetoskop tam anlamıyla bir film projeksiyonu özelliğine sahip değildi. Kardeşlerin sinematografı bulmalarıyla artık birden fazla kişinin aynı görüntüyü izleyebilmesi de mümkün hale geldi. Lumiere Kardeşler patentini aldıkları sinematograf ile 1895 yılında kalabalık bir kitleye ilk deneme gösterimini gerçekleştirdi. Kardeşler “Lumiere Fabrikasından Çıkan İşçiler” adlı filmde, kendi fabrikalarından çıkan işçileri kayıt altına aldı. Filmin süresi yaklaşık 46 saniyeydi. Louis ve Auguste, nihayetinde filmlerini ücretli olarak halka sunmaya karar verdiler. Fakat Lumiere Kardeşler tarihin bilinen ilk sinema gösterimini yalnızca bu filmle sınırlamaz ve 9 filmi de gösterime koyar. Bebeğin Kavgası, Tuileries Havuzu, Bir Trenin Gara Gelişi, Alay, Nalbant, Kağıt Oyunu, Ayrık Otları, Duvar ve Deniz adlı filmler de gösterimde yer alır.

Böylece tarihin ilk sinema deneyimi seyirciyle buluşmaya hazırdır. Gösterim, 1895 yılında Paris’te “Salon Indian Du Grand Cafe” adlı mekanda gerçekleşir. Tarihi bir olaya tanıklık eden seyirciler, ilk defa şahit oldukları bu deneyimden mutlu olurlar ancak “Trenin Gara Gelişi” adlı filmde, trenin gara yaklaşmakta olduğu sahne, seyircilerde trenin kendi üzerlerine geldiği hissine yol açar. Seyirciler panikler ve bir an salondan kaçmaya çalışır. Sinema tarihçileri tarafından, seyirciler üzerinde paniğe yol açan bu gösterim “sinema hareketinin doğuşu” olarak kabul edilmektedir.

Lumiere Kardeşler, çıktıkları dünya turu çerçevesinde 1896 yılında İstanbul'a gelerek “Haliç'in Panoraması”, “Boğaziçi Kıyılarının Panoraması”, “Türk Topçusu”, “Türk Piyadesinin Geçit Töreni” adlarını verdikleri filmleri çektiler. Çektikleri filmler, aynı zamanda bir belge görevi de görüyordu. Durum böyle olunca işler karıştı ve 1896 yılında Rus Çarı II. Nikola’nın halkı selamladığı sırada tribünün çökmesini kaydeden kardeşler birilerini rahatsız etti. Kayıtlara polis el kodu ve gösterilmesini engelledi. Böylece sinema tarihinin ilk kez sansürle karşılaşması bu şekilde gerçekleşti.

Bu arada filmlerin orjinalleri ve yeni teknolojiler ile restorasyon görmüş halleri internette var. Sizi başka yerlere götürecek ve inanılmaz ilginç gelecek bu kısa filmleri, izlemeyenlere tavsiye ediyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Tuğçe Marik Arşivi