Yoksulluk asgari ücretin dört katı

TÜRKİYE çok büyük bir ülke ne kadar sıkıntı olursa olsun aşarız. Ama bu son dönemde ortaya çıkan perdeleme ile yalanla gerçekleri örtme hastalığı nasıl düzelir inanın bilmiyorum. Dünyada takdir gören ekonomi modelimiz; şükür sabır, İyimserlik ve rahmani düşünce sonucu ülkenin 20 yılda geldiği nokta. Güveni oluşturmanın bir numaralı yolu; önce verilere güveni sağlayacaksınız. Devletin açıkladığı rakamlara millet güvenecek. Tüik %85,5 enflasyon açıkladığında vatandaş pazarda patatesin, domatesin fiyatının 4 katına çıktığını görürse size güvenmez. Güvenmiyor da zaten. Ama TÜİK milyonlarca yurttaşımızın alacağı maaşı direkt etkileyen enflasyon rakamları üzerinden gerçekleri gizliyor. Ve buna rağmen yeni ekonomi modeli/deneyi ile enflasyon 24 yılın en yükseğine gelmiş oldu… TÜİK sadece görevini yapıyor. Gerçekleri açıklamadığını hepimiz çok iyi biliyoruz ve bunu bildiğimizi de biliyorsunuz!

Bakın dün TÜİK yıllık enflasyon Ekim'de yüzde 85,51 derken ENAG ise yıllık enflasyon yüzde 185,34'dür dedi. Aradaki fark 100 puan ve maalesef sadece yuh olsun diyorum. Türkiye İstatistik Kurumu, ekim ayı enflasyon rakamlarına göre. Eylülde yüzde 83,45 olan yıllık tüketici enflasyonu (TÜFE), ekimde yüzde 85,51 yükseldi. Bu enflasyon oranı, 24 yılın yeni zirvesi oldu. Her gün daha çok fakiriz ! Tabi TÜİK'e göre ise daha bi sıkımlık canımız var ! Bize bunu yaşatanlara teşekkürler. Ancak yakında seçim var Türkiye'nin gerçekten AKP'den çok ama çok büyük olduğunu tüm dünya görecek. Ne derler. Zalimin zulmü arttıysa zevali de yakındır. Zevali yaklaşana bunu hatırlatmak da görevimizdir.

Herkesin hesabı ayrı ama vatandaşın hesabı gerçek.Dostlar; artık bazı sebze ve meyveyi tane ile alamaz hale geldik.Farkında değiller. Asgari ücret her geçen gün eriyor, Yurttaşımızın sırtındaki enflasyon yükü artıyor. Türkiye yönetilemiyor, savruluyor. Ancak bu böyle gitmez! Reuters ve Bloomberg anketine katılan ekonomistlerin beklentisi, tüketici fiyatlarında aylık yüzde 3,6, yıllık yüzde 85,6 yükseliş olması yönündeydi. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan :"Ekonomiyi büyüterek refahı tabana yaymak suretiyle ülkemizi tüm fertleriyle birlikte zenginleştirdik" demişti. Tablo şöyle oluştu: TUIK yüzde 85, ENAG yüzde 185 ekonomi nasıl uçuyor ama değil mi ?

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın nas politikasındaki ısrarı vatandaşın cebini yaktı. Faiz indirimlerinin başladığı Eylül 2021’den bu yana resmi enflasyon yüzde 19.58’den yüzde 85.51’e fırladı. “Faiz sebep, enflasyon neticedir” dedi, olan vatandaşa oldu.Ali Babacan: "Orta direk yıkıldı. İki uç oluştu: Zenginler daha zengin, yoksullar daha yoksul oldu. Bunu sözüm ona halkın içinden gelen, halkın derdiyle dertlendiğini iddia eden bir yönetim yapıyor.

Erdoğan’ın Nas’ı

sofranın yası oldu

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Nas politikası vatandaşın yasına dönüştü. Geçen yıl başlayan faiz indirimleri Erdoğan'ın söylediğinin aksine enflasyonu tetikleyerek vatandaşın ekmeğini eksiltti.

Merkez Bankası (TCMB), Eylül 2021'de faiz indirimlerine başlamış, Erdoğan'ın o dönem “Neymiş efendim? Faizleri düşürüyormuşuz. Benden başka bir şey beklemeyin. Bir müslüman olarak Naslar neyi gerektiriyorsa onu yapmaya devam edeceğim” açıklamasından sonra politika faizi 4 ayda 500 baz puan düşürülerek yüzde 19'dan yüzde 14'e çekilmişti. 2022'nin ilk 7 ayında faiz oranı değiştirilmeyerek yüzde 14'te sabit tutuldu ancak TCMB, ağustos ayında politika faizini sürpriz bir kararla 100 baz puan indirerek yüzde 14'ten yüzde 13'e çekti. TCMB, ağustostaki indirimin ardından faizi eylülde yüzde 12'ye, ekimde ise yüzde 10.5'e kadar düşürdü.Erdoğan “Faiz sebep enflasyon neticedir” diyerek faiz indirimleriyle beraber enflasyonun da düşeceğini öne sürse de tam tersi bir tablo yaşandı. Faiz indirimlerinin başladığı Eylül 2021'de yüzde 19.58 olan resmi yıllık tüketici enflasyonu, hızla yükselerek tam bir yıl sonra aynı ay yüzde 85.51'e kadar yükseldi.


 

DOLAR YENİ ZİRVEYE KOŞTU

Faiz indiriminin yapıldığı 23 Eylül 2021'de dolar 8.67 lirayken hızla yükseldi, 18 liranın üstüne çıkarak rekor kırdı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, “Faizi indireceğiz ve indiriyoruz. Döviz kuru istikrara kavuşur, enflasyon düşer” dediği 29 Ocak 2022'de, Kur Korumalı Mevduat ile bir süreliğine ateşi alınan ve bu tarihte 13.65 lira olan dolar daha sonra da yükselişini sürdürdü. Yeni zirvelere ulaşan dolar bugünlerde 18.60'ın üzerinde seyrediyor.

Yüksek enflasyon, vatandaşın sofrasını günden güne eritiyor. CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, yaptığı hesaplamayla, son bir yılda vatandaşın sofrasından 1.027 ekmek, 798 yumurta, 124 litre ayçiçek yağı, 134 kilo kuru fasulye, 64.7 kilo çay, 73 litre sütün eksildiğini söyledi.

Asgari ücret kuşa döndü

Bulut, “5.500 TL asgari ücret kuşa döndü” dedi. “4.253 TL'lik asgari ücretle 2.127 ekmek alınabiliyorken, şimdi 5.500 TL'lik asgari ücretle sadece 1.100 ekmek alınabiliyor. Aradaki 1.027 ekmeği enflasyon canavarı yedi” diyen Bulut, şunları söyledi: “Son bir yılda vatandaşın sofrasından 157 paket makarna, 653 kilogram şeker, 33 kilogram tereyağı, 30 kilogram pirinç, 134 kilogram kuru fasulye eksildi. Vatandaşın arabasının deposundan yaklaşık 80 litre benzin uçtu. Asgari ücretliler, dar gelirliler, enflasyonun altında ezildi. İşçi, memur, emekli ayın sonunu zor getiriyor. Faturalarını, kirasını ödeyemiyor, en temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamıyor. Geliri giderini karşılamayan vatandaş da mecburen bankaların kapısını çalıyor.”

Geçtiğimiz yılın Eylül ayında, Nasreddin Hoca’nın borç ödeme fıkrasına benzer bir safsatayı, ekonomik model deyip millete yutturmaya kalktılar. Güya faiz düşecek, Türk Lirası değer kaybedecek, ihracat, ithalatı katlayacak, Merkez Bankasının kasası dövizle dolup taşacak, Türk Lirası değerlenecek, enflasyon da düşecekti. E, ne oldu? O gün bugündür, milli paramızın değeri pul oldu. Türk Lirası dolar karşısında, en fazla değer yitiren para birimi oldu. Enflasyon milletimizi ezdi, milletimizi hayat pahalılığına mahkûm etti. İş ahlakını bozdu, bu yönetim milletimizi, enflasyon canavarının dişlerine teslim etti. İşte kuzeyimizde büyük bir savaş var. İşgal altındaki Ukrayna’da enflasyon yüzde 25, işgal eden Rusya’da enflasyon yüzde 14. Bizde yüzde 85.5. TÜİK’in tüm makyajlarına rağmen, tüketici enflasyonunda dünya beşincisiyiz. Bunların olacağını, aklı başında tüm ekonomistler söyledi. Bizim ekonomistlerimiz söyledi “Yapmayın, etmeyin” diye, uyardı. Erdoğan ne yaptı?

Kendisini uyaran ekonomistlerin, ne mandacılığını bıraktı, ne de tetikçiliğini. Geçtiğimiz günlerde, bu uydurdukları safsatayı, doğrulatmak için, bir yandan da parlatmak için, dünyanın farklı yerlerinden, Türkiye’ye 18 tane ekonomist getirtmişler. Türkiye’ye getirttikleri, Amerikalı bir profesör, ülkesine döner dönmez demeç vermiş. Türkiye’de uçuşa geçen enflasyonun, kontrol altına alınabilmesi için, Erdoğan’a IMF’ye gitmesini tavsiye ettiğini söylemiş. Ne demişler: Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste.

ACI VERECEĞİNİ BİLEREK YAPTILAR

“İş insanını hayırsız evlat, siyasetçiyi ise kuru inat batırır.” Erdoğan’ın “Faiz sebep, enflasyon netice” inadı, kendini zaten batırdı ama olan da milletimize oldu. Gıda enflasyonu tüm dünyada hızla geriliyor. Bizde ise hem çok yüksek, hem de hala artmaya devam ediyor. Birleşmiş Milletler verilerine göre, dünyada 12 aylık gıda enflasyonu yüzde 5,5’a düşmüş. Bizde yüzde 93. Dünyadakinin 17 katı. O da TÜİK’in makyajlı rakamlarıyla…Birleşik Kamu-İş’in araştırmasına göre son bir yılda gıda enflasyonu yüzde 178. Ucube rejimin ucube düzeninde, vatandaşlarımız pazarda tezgâha, markette raflara artık yaklaşamaz hale geldi. Millete yapılan tüm bu zulmün, bilerek, isteyerek, taammüden yapıldığını da, Nebati Bakan çıktı, itiraf etti. Meğerse uyguladıkları politikaların, millete acı vereceğini gayet iyi biliyorlarmış. Şimdi biz de soruyoruz: Bilerek, isteyerek milletimize neden işkence ettiniz? Neden zulmettiniz? Elinize ne geçti?

İkidarın kara tablosu

Ekim ayında 4 kişilik ailenin açlık sınırı 7 bin 425 TL, yoksulluk sınırı 24 bin 185 TL oldu. Bekar bir çalışanın ‘yaşama maliyeti’ ise aylık 9 bin 705 TL’ye çıktı.Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (Türk-İş), çalışma hayatındakilerin geçim koşullarını ortaya koymak ve temel ihtiyaç maddelerindeki fiyat değişikliğinin aile bütçesine yansımalarını belirlemek amacıyla her ay yaptığı ‘Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırması’nın Ekim 2022 sonuçları açıklandı.Türk-İş’in araştırmasına göre, ekim ayında 4 kişilik ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarını ifade eden ‘açlık sınırı’, asgari ücretin bin 925 TL üzerinde, 7 bin 425 lira oldu. Bir önceki ayda bu tutar 7 bin 245 liraydı.

Gıdadan giyime, konuttan ulaşıma, eğitimden sağlık ve benzeri ihtiyaçlara kadar yapılması zorunlu diğer harcamaların toplam tutarına denk gelen dört kişilik bir ailenin “Yoksulluk sınırı” ise 24 bin 185 TL olarak açıklandı. Bu tutar bir önceki ay 23 bin 600 lira olarak hesaplanmıştı. Türk-İş, bekar bir çalışanın ‘Yaşama maliyeti’ni ise aylık 9 bin 705 lira olarak belirledi.

Gıda enflasyonu

yüzde 135’e dayandı

Türk-İş’in araştırmasında bir diğer kalem ‘mutfak enflasyonu’ndaki değişim oldu. Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin ‘gıda için’ yapması gereken asgari harcama tutarındaki artış bir önceki aya göre yüzde 2,48 oranında gerçekleşti. Son 10 aylık gıda enflasyonundaki değişim oranı ise yüzde 81,19 olarak hesaplandı. Son bir yıldaki gıda enflasyonu ise yüzde 134,77 olarak kayıtlara geçti.

Türk-İş’in açıkladığı verilere göre bir ayda peynir fiyatları yüzde 12, yoğurt fiyatları yüzde 15 arttı ve yoğurdun kilogram fiyatı ilk kez 30 TL’yi geçti. Bir aylık dönemde dana etinin fiyatı artarken kuzu eti fiyatı ise geriledi. Tavuk etindeki zam oranı yüzde 9 oldu. Bir aylık dönemde pirinç yüzde 8, makarna yüzde 9, tereyağı yüzde 11, çay ve bal da yüzde 11 zamlandı.

Soframız hep küçülüyo

Türk-İş ekim ayı açlık ve yoksulluk istatistiklerine göre soframız biraz daha küçüldü. Açlık sınırı yani 4 kişilik bir ailenin sağlıklı beslenebilmek için yapması gereken sadece gıda harcaması, asgari ücretle farkı iyice açtı. Yoksulluk sınırı ise asgari ücretinin neredeyse 5 katı.Türk-İş ekim ayı açlık ve yoksulluk raporunu açıkladı. Buna göre açlık sınırı ekim ayında asgari ücretin 1925 lira üzerine çıkarak 7 bin 425 lira oldu. Yoksulluk sınırı ise 24 bin 185 liraya yükseldi.

Rapora göre mutfak enflasyonu yıllık yüzde 134,77 arttı. Bekar bir çalışanın aylık yaşama maliyeti 9,706 TL'ye ulaştı.Raporda "TÜRK-İŞ çalışmasının ortaya koyduğu gibi, bilhassa son bir yıl içinde aşırı yükselen gıda fiyatları bireyleri ve aileleri çok olumsuz etkiledi. Gıda fiyatlarının artmasında öncelikle yetersiz üretimin olması, tarımsal üretim girdilerinde maliyet artışları ile üretim, tedarik ve satış zinciri içerisinde orantısız fiyat değişimleri önemli rol oynadı" ifadesine yer verildi.

SON SÖZÜM; TÜİK: Yıllık enflasyon yüzde 85,5 ENAG: Yıllık enflasyon yüzde 185,34 Aradaki fark 100 puan... TÜİK in bu rakamları tespit etmek için sarf ettiği enerji, özveri, gerçekçi rakam, zaman, üstün başarı ve liyakatliğe sadakat için toplum olarak teşekkürlerimizi sunarız (!)... İyi ki varsın..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Oktay Apaydın Arşivi