Bakan'ın değil yoksulun gözlerine bakın!

Yeni Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, TRT canlı yayınında "Dövize endeksli TL mevduat sistemine talep nasıl?" sorusuna "Rakamlar çok iyi. Gözlerimin içine bakar mısınız. Ne görüyorsunuz gözlerimde?" yanıtını verdi. Bakan'a son sözümüz "Sizin gözlerinizde Saray’ın zenginliği halkın yoksulluğu var" olsun...
Bugün aslında son dönemde baş döndüren hızla batan ülke ekonomisi ve hızla yoksullaşan milyonları ve yine faturayı garip gurebaya ödetecek olan AKP iktidarından söz edecektim ki. Aklını mı yitirdiler yoksa biz mi doğru anlamıyoruz denilen cinsten haber ve görüntüler gelince çuvaldızı yine kendimize yurttaşımıza batırmak gerektiğini anladım. Ve yine diyorum ki  Allah kimseyi, 1.63 liradan aldıkları doları, 18 liraya kadar çıkaran bir iktidarı, halkın sırtına faiz yükü yükleyip 13 liraya düşürdü diye alkışlayacak kadar ahmak yapmasın! Hatta bundan sonra da DÇM hesabıyla faizin tüm yükünü çekecek olan garip gureba bordro mahkumunu yine de bu büyük vurgun için de uyarmak gerektiğine inanıyorum.




bakan


 

Geldiğimiz noktada durum şudur ki ;19 Aralık ‘nass var; düşük faiz yüksek kur’; 20 Aralık, ‘sınırsız yüksek faiz’ düşük kur’ ; Allah akıl fikir versin .Yeri gelmişlen buradan soralım ? Çok basit madem dolar avro altın vs iniyor; Şimdi artan bütün fiyatlar (market, emlak, yemek, ilaç, apple, iPhone vs vs.) Döviz kurları gibi aşağı çekilecek mi? Yoksa benzinde olduğu gibi ÖTV diye iç edilecek mi hadi bakalım kolay soru zor cevap değil mi!

 

Artık eğri oturup doğru konuşmanın zamanı geldi. "Türk milleti zekidir" derken Atatürk bugünün  -insanlarını  kastetti ise gerçekten üzer bu bizi. Dolar geçtiğimiz yazın  7-8 lira  civarında idi 3-4 ay geçti önce 18'e çıktı ve şimdi 13'e indi diye sevinç gösterileri başladı.
Oysaki şu anda  hepimizin dolar 8'den 13'e çıkmasıyla yaklaşık %60-70 değer kaybımız var. Cebimizden eksildi Türkçe ve açıkça "Yani hepimiz %60-70 fakirleştik son 3-4 ay içinde, bunu kabul etmiş olduk". 


 

Ama bu bile kutlanabiliyor ülkede. Dün 1 milyon dolar satan yandaşın şu an cebinde 1.4 milyon doları var, aradaki 0,4 milyon dolar bu halay çekenler de dahil hepimizden tahsil edildi, bu işlemden birimlerinin haberi vardı. Çünkü öyle bir anda yapılan bir işlem değil, üzerinde çalışılmış. Ayrıca dolar ve faizin düşmesini biz de canı gönülden isteriz, emeğimizin pul olmasını istemeyiz. Keşke dolar 2 TL olsa, faiz gerçekten de 0 olsa da bizim de her kazancımız değerli olsa, istediğimiz herşeyi alabilir olsak, yokluk, açlık olmasa. Ama olay öyle değil, büyük bir vurgun yapıldı yine ve o vurgunun yükü de yine sana bana yüklendi.
Ama kime, ne anlatıyoruz değil mi ya. Aynen kardeşim aynen, yine bize koydunuz,  Haydi bakalım aynen böyle ve halaya devam. Yağmurlu havada suya muhtaç kalsan da akıllanmazsın sen bu beyin ile halaya devam. Nazım'ın dediği gibi Bir değil, beş değil, yüz milyonlarlasın maalesef.
Koyun gibisin kardeşim, gocuklu celepta yakınca sopasını sürüye katılıverirsin hemen  ve adeta mağrur, koşarsın salhaneye. Dünyanın en tuhaf mahlukusun yanı, hani şu derya içre olup deryayı bilmeyen balıktan da tuhaf. Ve bu dünyada, bu zulümde  sayende. Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer ve bizden bizden daha fazla vermek için üzüm alınıyor.  Kabahat senin, — demeğe de var yok ama —kabahatın senin, canım kardeşim" Ne değişti.Yine batığız.Yine iflas.Ve nereden nereye Dolar 1.60 AKP iktidar.Dolar 14 yine AKP. Dolar 18 lira yeine AKP.. Eee peki kim batırdı ülkeyi aynaya baksınlar görürler. Dostlar şunu bilin ki “Bıçağı size dokuz santim saplayanın, bıçağı altı santim geri çekmesi lütuf değildir.”


 

Geçen gece Türk piyasası  kapalı iken 1 milyar $ bozdurup 18 milyar 200 milyon TL alanlar. Ertesi sabah kahvaltıdan kalkıp 1 milyar Dolar almak için 11 milyar 200 milyon lira ödedikten sonra geride ellerinde kalan 7 milyar lira  ile ne yapacaklar acaba? Bilmiyoruz ama bildiğimiz onların Dolar'ın yeniden 14 TL seviyesine çıkmasını ofislerinde viski içerek kutladıklarıdır. Gerçekler acıdır dostlar...


 

Hadi gerilere gitmeyelim, 3 ay önce 8 TL, 2 ay önce 9 TL, 1 ay önce 11 TL olan dolar kuru 14 TL olunca "reyiz doları şaak diye düşürdü, dolar 14 naber?" demek nasıl bir zeka örneğidir? Dolar 7 liradan 14 liraya düştü diye seviniyorlar. YAŞASIN CEHALET.
Dünya tarihinin en büyük soygunlarından biri akşam 18.43 TL'den Dolar bozdurup bu sabah 11.20 TL'den geri alanlar tarafından ülkemizde gerçekleştirildi. Soruyorum. Dünya tarihinin en hızlı ve büyük soygunu Türkiye'de kimler tarafından  gerçekleştirildi?  Bakın döviz işlemleri açıklanmadan bu soygunun boyutunu öğrenemeyeceğiz.Yada yıllar sonra belki "Ne tokat attılar" diyeceksiniz.


 

Efendiler... Ülkemizde “Tencere Kaynamıyor” siz önce yemek pişiremeyen , boş buzdolabının kapağını açamayan kadınlara sorun yokluğu, yoksulluğu. Bebeğine bez, mama alamayan anneye sorun, eve ekmek getiremeyen işsiz babaya sorun, eğitim için kitap alamayan gence sorun. Bakalım size ne diyecekler. Maliye Bakanı Nebati bey diyor ya "Gözlerime bakın!". Ben Bakan Nurettin Nebati'ye sokağa çıkıp yukarıda belirttiğim yurdum insanın gözünün içine bakmasını ve ne gördüğünü onu TRT ekranlarından bize söylemesini isterdim. Birde dış güçler mavrası var ya AKP iktidarının hep algı yaptığı ama bir türlü kim olduğu bilinemeyen. Bilinse bile üç vakit geçmeden AKP iktidarının kolkola girdiği şu dış güçler. Bakın siz buğday, nohut, bulgur, soğan, et  ne  var ise hep dışardan ithal etttiniz. Üretmeden yaşar mı bir memleket? "Ondan sonra 'vay efendim, dış güçler!" diyerek bizimle adeta dalga geçiyorsunuz.


 

Erdoğan’ın son "icadı" üç gündür konuşuluyor. Erdoğan, algı yöneterek, güç gösterileriyle yeniden seçmenin gözüne girmeye çalışıyor. Ama hiçbir algı yönetimi gerçekle yarışamaz. Bu hamlenin de nefesi çok kısa sürecek. Belki yarın bel ki yarından da yakın. Kendi eliyle ülkeyi krize sürükleyen iktidar, dolar kurunun 13 lira seviyesine düşürülmesini övünerek anlatıyor. Ancak toplumu, 84 milyonu etkileyen gerçek sorunlar olduğu yerde duruyor. Geniş halk kesimleri gün geçtikçe daha da yoksullaşıyor.


 

Dövizde yaşanan artış, elektrik, doğalgaz, benzin fiyatlarına yansıması, üretim girdi maliyetlerindeki yükselme, temel mal ve hizmetlere gelen yüksek zamlar, dar ve sabit gelirli milyonlarca ailenin geçim şartlarını daha da ağırlaştırdı. Günbegün artan fiyatlar karşısında zaten yetersiz olan ücret gelirlerinin satın alma gücü daha da geriledi.
Türk-İş’in hesaplamasına göre kasım itibarıyla tek bir kişinin yaşama maliyeti de 2 bin 825 lira olan net asgari ücreti bin 78 TL geçti. Dört kişilik bir aile için açlık sınırı 3 bin 191’ye, yoksulluk sınırı ise 10 bin 395 TL’ye çıktı. Son bir yılda açlık ve yoksulluk sınırı yüzde 26,8 oranında arttı. Dört kişilik bir ailenin sadece gıda harcaması bir ayda 98 TL, geçen yıla göre 675 TL arttı. Sene başında 381 dolara denk gelen asgari ücret dolar kurunun rekor üstüne rekor kırmasıyla 225 dolara kadar düştü. 2022 için yüzde 50 zamlanan ve 4 bin 253 lira olarak açıklanan asgari ücret ise 338 dolara denk geliyor. Geçen seneye göre 43 dolar daha az. Bunun TL karşılığı ise 540 lira.



 

kutu


 

Gözlerinizde yoksulluk var

Yeni Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, TRT canlı yayınında "Dövize endeksli TL mevduat sistemine talep nasıl?" sorusuna "Rakamlar çok iyi. Gözlerimin içine bakar mısınız. Ne görüyorsunuz gözlerimde?" yanıtını verdi. Bakana son sözümüz "Sizin gözlerinizde Saray’ın zenginliği halkın yoksulluğu var" olsun. Ve o gözler okusun diye kısaca yazıp bir daha anımsatalım;
-Erdoğan “faiz sebep, enflasyon neticedir” tezini her konuşmasında öne sürdü.
-1 Ekim’de 8,30 olan dolar bugün 13 TL seviyesine geldi
-Un, şeker ve yağ gibi bazı ürünlerin satışının birer ikişer adetle sınırlandırıldığı haberleri paylaşıldı.
- Yurttaşlar ucuz ekmek alabilmek için metrelerce kuyruklarda bekledi.
- Son iki-üç aylık periyotta akaryakıt fiyatları çift haneli sayılara ulaştı.
- Simit zammının ardından simitçiler yarım simit satışın başladı
 Ve finalde Erdoğan 8 Aralık’ta “Nas kurallarını uyguluyoruz” dedi. 20 Aralık’ta örtülü faiz artışı geldi.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Oktay Apaydın Arşivi