Bu sözü din temelli siyaset yapan Akp’nin Mamak Belediye Başkanı ve aynı zaman da Ankara Büyükşehir Meclisinin AK Parti Grup Başkanvekili Murat Köse, Sayın Mansur Yavaş için sarf etmişti.

Sebep; yine din temelli siyaset yapan Akp’nin eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek hakkında savcılığa yapılan 3 milyar dolarlık yolsuzluk başvurusunun içeriğinin Ankara Büyükşehir Belediye Meclis oturumunda sinevizyondan tüm Türkiye’ye izletiliyor olması olabilirdi. 

Ki ortada savcılığa intikal eden 3 milyar dolar gibi bir yolsuzluk varken Sayın Başkanın utanmak yada yüzünün kızarması yerine masaya vurarak yolsuzluğu ortaya çıkaranlara tepki göstermesi çok ilginçti. 

Ama Mansur Yavaş’tı bu.! “istersen masaya çıkıp tepin” diyerek dört cümle ile Sayın Köse’yi 23 Nisanda mecliste unutulan çocuk pozisyonuna düşürülmemişti. 

İşin bir diğer ilginç tarafıda din temelli siyaset yapan partinin mensubu olan Sayın Başkanın Kuranı Kerim’de “yetim ve kul hakkı yiyenlerle, hırsızlık yapanlar hakkında ne yazdığını unutup yapılan yolsuzluğun geçmişte kaldığını ve önümüze bakmamız gerekir diye savunuyor olmasıydı. 

Kaldı ki sadece Sayın Mansur Yavaş değildi Melih Gökçek hakkında yolsuzluk iddiasında bulunan. 

Mesela; 2015 yılında basının karşısına geçerek 80 milyonun gözünün içine baka baka Melih Gökçek’in Ankarayı parsel parsel sattığını iddia eden Bülent Arınç neden unutulmuştu. 

Ki unutulurdu.! 

Çünkü Sayın Arınç bu ihbarı yaptığında ortalık cemaatin liyakatsiz Savcı ve Hakimleri ile doluydu ve hoca efendinin elamanlarının Fetö sever Melih Gökçek’i yargılaması asla mümkün değildi. 

Yani demem o ki kendini cemaatten ve siyasal erklerin gölgesinden sıyırdığını düşündüğüm yargı bu defa Sayın Mansur Yavaş’ın, Melih Gökçek hakkında yapacağı yolsuzluk başvurusuna sessiz kalmayacağını ve Dinocanlara gereken ilgiyi göstereceğini düşünüyorum.