Ne günlere kaldık Ziya Paşam

Sayın Eren Erdem! Sizin “Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığı için imza toplayacağız, kabul etmesini umuyoruz.” açıklamanız en çok Sayın Erdoğan’ı mutlu etmiştir.

Çünkü Sayın Erdoğan’ın bu günlere gelmesinde Sayın Deniz Baykal ve Sayın Kılıçdaroğlu’nun çok büyük katkısı varken sizin 22 yıldır HİÇ başarı sağlayamayan biri için imza toplayarak tekrar genel başkan yapma gayretiniz 1 milyon 200 bin üyesi ve 15 milyona yakın seçmeni olan CHP’yi bağlamaz. Kaldı ki CHP’ye don biçmek sizin haddinize değil.

Umarım CHP tabanı sizi dikkate almaz. Ve yine umarım Sayın Kılıçdaroğlu sizin bu çıkışınız sonrası yarım ağızla “ben aday olmak istemiyorum ama imza topladılar, parti tabanı benim devam etmemi istiyor.” diyerek algı yaratmaya çalışmaz. Çünkü Sayın Kılıçdaroğlu ve ekibinin (buna siz de dahilsiniz) son seçimle bittiğinizi görmeniz gerekir. Ve sizler o koltuklardan kalkmadığınız sürece aynen 2023 genel seçimlerinde Türkiye’yi teslim ettiğiniz gibi 2024 yerel seçimlerinde de Büyükşehirleri Erdoğan’a teslim eder ve yine utanmadan halkın tercihine saygı duymak gerekir demezsiniz.

Ve farkında mısınız bilmem ama bugün bu ülke insanının konuştuğu konu 22 yıldır ülkeyi ekonomik olarak bitiren Ak Parti değil Türkiye
Cumhuriyeti Devleti kurucusunun emaneti olan CHP’nin nasıl parçaladığını nasıl Atatürksüzleştirdiğini ve nasıl HİÇ hale getirildiğini konuşurken siz hangi mantıkla ve hangi CHP ile yerel seçimleri kazanacağınızı iddia ediyorsunuz bunu anlamak mümkün değil.

Tamam Sayın Kılıçdaroğlunun dürüst, adaleti savunan, yetimin hakkını kimseye yedirtmeyecek bir siyasetçi olduğunu hepimiz iyi biliyoruz. Lakin Sayın Erdoğan’ın 2002 yılında Başbakan olduğu gün doğan çocuklar bugün ya üniversiteyi bitirip iş arıyor ya da evlenip aile kurdu. Yani geriye baktığımızda Sayın Baykal ile başlayıp Sayın Kılıçdaroğlu ile devam eden bir “HİÇ”

Hadi diyelim ki CHP bütün Büyükşehir Belediye Başkanlıklarını kazandı. İyi de genel seçimlerini kazanamayan CHP yerel seçimleri kazanınca mı?

22 yıldır uçuruma sürüklenen ve ekonomisi bitirilmiş Türkiye Cumhuriyeti Devletini mi kurtaracaktı?

Satılan Cumhuriyetin kazanımı fabrikaları geri mi alacaktı?

Cemaatlerce kuşatılan devletin kurumlarını mı temizleyecekti?

İşsizliği siz mi çözecektiniz?

600 milyar dolara yaklaşan dış borç alınan belediyeler tarafından mı ödenecekti?

Para bekleyen durumuna getirilen Türkiye Cumhuriyeti Devletinin itibarını geri mi getirecekti?

Bence siz en iyisi mi bırakın hayal kurmayı da var olan İstanbul, İzmir, Ankara, Hatay, Mersin, Aydın ve Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlıklarını elinizde tutmaya çalışın.

Bu arada ben dahil birçok CHP’linin asıl merak ettiği konu 2018 yılında Sayın Kılıçdaroğlu tarafından milletvekili adayı dahi gösterilmeyen Sayın Erdem’in bugün o aynı Sayın Kılıçdaroğlu tarafından hangi özelliğine istinaden CHP Medya, Planlama ve Sosyal Medya Politikalarından sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olarak atanmış olduğu idi.

Belki de CHP’nin yeni medya patronu bir zamanlar Halk TV’de “Şimdiki Zaman Siyaset” adlı programdan kendisini çıkaranlara karşı geçmişle hesaplaşmak adına CHP’nin Halk TV ile olan ilişkisini sonlandırma gereği duymuş olabilirdi.

Şimdi demem o ki geçmişte CHP’nin kapısını Teğmen Mehmet Ali Çelebi’ye nasıl açacağını şaşıran CHP üst yönetimi ve CHP tabanını birçok makalemde eleştirirken. Bugünde aynı eleştirimi “alın Mehmet Ali Çelebi’yi vurun Eren Erdem’e” diyerek noktayı koymak isterim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hakan Sönmez Arşivi

40+1!

25 Kasım 2023 Cumartesi 00:01