Kılıçdaroğlu'ndan şüphem yok!

Sayın Kılıçdaroğlu’nun dürüstlüğünden en ufak bir şüphem dahi yok. Lakin günümüz siyasi iktidarı parayla çalışan seçmen kitlesi yarattığı için Sayın Kılıçdaroğlu’nun “eşitlik, refah, hak ve özgürlük, iyi eğitim ve gençlerin geleceğe daha güvenle bakabileceği bir Türkiye” vaatleri pek bi önem arz etmiyordu.

Kaldı ki çocuklara sadaka gibi dağıtılan 200 lirayı almak için yarışan ebeveynler günü kurtarmanın derdindeyken, Sayın Kılıçdaroğlu’nun sunduğu imkanları elinin tersiyle itip kendisini 200 liraya muhtaç bırakanları sorgulamasını beklemek hayalcilik olurdu.

Çünkü bazıları için seçim demek; makarna, pirinç, maddi yardım ve iş imkânı demekti. Hal böyle olunca da fakirleştirilen ve ekmeğe muhtaç edilen toplum, “adalet” için kilometrelerce yol yürüyen Sayın Kılıçdaroğlu’nun kimsenin hakkını kimseye yedirmeyeceğini çok iyi bildiği için işine gelmiyordu.

Gelelim Sayın Akşener’e; Mesela masadan kalkmasını kimileri ihanet olarak nitelendirse de bence zamanlama ve yapılan hamle yerinde bir karardı. Çünkü kimileri dürüst aday kimileri de kendisiyle aynı dili konuşan adayı görmenin derdindeydi. Yani Sayın Akşener, var olan potansiyel seçmen dışında ekmeğe muhtaç hale getirilen seçmenin de oyunu alabilecek Sayın İmamoğlu ve Sayın Yavaş önerisinde 6’lı masa tarafından kabul görmeyince tek başına kalktığı 6’lı masadan Sayın Yavaş ve Sayın İmamoğlu’nu cumhurbaşkanı yardımcılığı teklifini kabul ettirerek masaya 3 kişi olarak geri dönmüştü.

Yapılan bu hamle Ak Partili Cumhurbaşkanının kaleleri diye nitelendirilen Karadeniz Sayın İmamoğlu ile, İç Anadolu bölgesi de Sayın Yavaş ile kuşatılırken “halk sizi göreve çağırıyor” diyerek yanına davet ettiği Sayın Yavaş ve Sayın İmamoğlu’nu da halkın huzuruna Cumhurbaşkanı yardımcısı olarak çıkararak Millet İttifakı için büyük kazanım elde etmesi sağlanmıştı.

Nitekim Sayın İmamoğlu’nun Karadenizde Sayın Yavaş’ın da İç Anadolu bölgesinde yaptığı mitinglerde yaşanan coşku, izdiham ve her iki isme gösterilen sevgi ve ilgi Sayın Akşener’in ne denli haklı olduğunu ortaya koymaya yetmişti.

Şimdi geriye sadece Sayın Kılıçdaroğlu’nu yüzde 66 ile Türkiye Cumhuriyeti Devletinin 13. Cumhurbaşkanı olarak seçilmesi ve 14 Mayıs 2023 günü Çankaya Köşkünde “Kuvvayı Milliye Bayrağı” altında yapacağı konuşma metnini hazırlaması kalıyor.

Umarım 21 yıldır çalınan hayaller, yenen kul hakları 15 Mayıs sabahı Çankaya Köşkünden doğan güneş ile geri gelir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hakan Sönmez Arşivi

40+1!

25 Kasım 2023 Cumartesi 00:01