31 yıldır başarısızlığı alkışlayanların 21 yıldır çözemediği soru: Neden Ak Parti?

1992 yılında Sayın Deniz Baykal ile başlayıp 2010 yılında Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ile devam eden CHP Genel Başkanlığı.
Geride kalan 31 sene ve sıfır başarı.
Aslında başarısızlığın sorumlusu ne Sayın Baykal ne de Sayın Kılıçdaroğlu. Asıl sorun başarısızlığı seçmek için yarış yapan delegelerde.
Demem o ki Türkiye’ye demokrasi getiren CHP’de ne çizgi kaldı ne ideoloji ne de Atatürkçülükten bir eser. Ve bugün her ne kadar CHP yönetimi “cumhuriyetçilik ilkesine her zaman sadık kaldık.” dese de yıllardır Sayın Baykal ve bugün de Sayın Kılıçdaroğlu ve yandaşları tarafından uygulanan antidemokratik kurallar ve hizipçilikler sayesinde Atatürk’ün ilkeleri arasında ana ilke olarak öne çıkan Cumhuriyetçilik ilkesi; egemenliğin bir zümre ya da bir grubun değil, halkın elinde olması manasına gelir. Demokrasinin uygulanması için halkın yönetimde söz sahibi olması gerektiğini savunan cumhuriyet rejimine dayanan bu ilke ile yöneticililerin halk oyu ile seçilmesi ve egemenliğin ulusa dayandırılması gibi esaslar yok sayılarak resmen katledildi.
Ki bugün bunun aksi olsaydı milletvekili ve belediye başkan adayları CHP Genel Merkezi tarafından değil halk tarafından belirleniyor olurdu. Eğer bu iddiamda yanılıyorsam 81 il ve 922 ilçe başkanlığına kayıtlı 1 milyon 200 bin üyeden biri çıkıp; ya kardeşim CHP’nin tüm milletvekilleri, belediye başkanları ve hatta ve hatta delegeleri halk tarafından seçiliyor desin.

Şimdi gelelim CHP'nin neden başarısız olduğuna...

Örneğin; Tuncelili olan Sayın Kılıçdaroğlu Tunceli'yi CHP’ye kazandırmak yerine CHP’nin kalesi İzmir'den milletvekili adayı olursa. Diyarbakırlı Sezgin Tanrıkulu Diyarbakır'dan değil de İstanbul'dan milletvekili adayı gösterilirse. Bırakın CHP’nin C'sini, solculukla ve Atatürçülükle uzaktan yakından alakası olmayan Ekmelettin İhsanoğlu, CHP seçmenine seve seve seçtirilirse.
Mustafa Kemal Atatürk’e “kafir Kemal” diyen Mehmet Bekaroğlu CHP’den milletvekili adayı olarak gösterilir ve kendini Atatürkçü görenler de bu adama oy verirse. Ak Parti’nin kapıdan kovduğu Abdüllatif Şener CHP’nin bacasından içeri alınıp milletvekili yapılırsa. Düne kadar CHP’yi muhalif olan ve en ağır dille eleştiren Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu ve Temel Karamollaoğlu gibi Ak Parti'yle aynı din temelli siyaset yapan kişilerle 6'lı masaya oturulursa.
Ve sen sayın Kılıçdaroğlu sırf 6'lı masaya cumhurbaşkanlığını kabul ettirmek adına bu 3 partiyi 40'a yakın milletvekilliği ile ödüllendirirse.
Başta ne Ali Babacan’ın "Bizim kimseye en ufak bir borcumuz yok. Bugün seçimi helalinden kazanmış, başı dik, alnı açık 15 milletvekilimiz var” demesine ne de Temel Karamollaoğlu’nun “CHP’nin aldığı yüzde 25 oyun 7-8’i dışarıdan gelmiştir, CHP’nin oyu değildir.” söylemine cevap veremezsin.

Farkındamısınız bilmem ama son 31 yıldır Ak Parti seçmeninden hiçbir farkımız kalmadı! Çünkü 31 yıldır inatla Sayın Baykal ve Sayın Kılıçdaroğlu’nun başarısızlığını görmezden gelen ve inatla bu genel başkanlarını seçmekten zevk alan bir partiye dönüştürüldük. Ve bizler CHP’yi bu hale getiren Genel Başkanlar dahil olmak üzere ne milletvekillerini ne de kurultay delegelerini bırakın sorgulamayı hesap dahi soramıyorduk. Ki soramazdık da çünkü kurultay delegelerini her ne kadar 1 milyon 200 bin CHP üyesi seçmiş gibi gözükse de aslında kurultay delegeleri milletvekilleri, belediye başkanları parti il ve ilçe başkanları tarafından cumhuriyetçilik ilkesine göre değil CHP Genel Merkezinin antidemokratik kurallarına ve hizipçilik ilkesine göre seçiliyor.

Bu arada hem Sayın Kılıçdaroğlu hem de Sayın İmamoğlu’nun seçimlere Millet İttifakı çatısı altında çoklu partilerle girdiğini ve Sayın İnce’nin de 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerine sadece CHP adına seçime girip Türkiye genelinde yüzde 30.64, İstanbul’da da yüzde 36.89 oy aldığı hatırlanırsa Sayın Kılıçdaroğlu’nun aldığı yüzde 47 oy ile Sayın İmamoğlu’nun Saadet Partisinin Aday çıkarması ile seçimi kazanmasını başarı diye nitelendirenler ya matematik bilmiyor ya da 31 yıldır alınan başarısızlıklar yüzünden başarının ne olduğunu unutmuş olabilir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hakan Sönmez Arşivi

40+1!

25 Kasım 2023 Cumartesi 00:01