CHP’lilere ve değişimcilere önerilerim

Son günlerin, hatta Genel Seçimlerden bu yana CHP’de moda haline gelen bir değişim meselesi var.

İyi güzel. Elbette değişim ve dönüşüm güzel bir şey. Şimdi sormak lazım değişim ve dönüşüme ilçe kongreleri yapılmadan önce Mahalle Delegeleri seçilirken neden başlanılmadı?

Mevcut ilçe yöneticileri ve aday olmayı düşünen partililer delegeler seçilirken, “Bu bizim köylüdür. Bu bizim akrabamızdır dediğimizi yapar. Bunları da yazmak lazım etrafı var” denilerek mahalle delegesi tespit edilmedi mi?

Tüm bu işlemler yapılırken ve sonrasında ilçe yönetimleri oluşturulurken, liyakat ve yönetime girecek kişinin partiye katkısının olup olmayacağının hesabı yapılmadan, “Bu bizim memleketli, bu sözümüzden çıkmaz, bu mahallesindeki delegeleri etkiler v.s.” denilerek yönetimler oluşturulmadı mı? Hatta mezhep ayrımı yapılarak yönetim oluşturulan ilçelerin olduğu da söyleniyor. Eğer parti de değişim yapılacaksa da buralardan başlanılmalıydı.

Hal böyle olunca ilçe kongrelerine bildik insanlar katıldığı için çok ta heyecanlı geçmedi. İşin garip tarafı mahalle delegeleri seçilirken yaşanan heyecan ve coşku ilçe kongrelerinde yaşanmadı. Bir başka husus ise çok sayıda delege kongrelere katılmadı.

Değişim için önerilerim

* Öncelikle değişim ve dönüşüm için mahalle delegeliği seçimlerinde başlamalıydı. Oysa orada tanıdık bildik isimler seçildi.

* Değişim ve dönüşümcülerle parti üyeleri ve partiye oy vermiş ya da verecek olanlar ATATÜRK’ün Gençliğe Hitabesinin anlamını bilmelidir.

* CHP öncelikle tüzük değişikliği yapmadan kurultay yapmamalı.

* Tüzük değişikliğinde, tüzüğün 5. Maddesinin 10. Fıkrasında; Parti içi seçimlerde seçme ibaresinden sonra (70 yaşını geçmeyenler) seçilme hakkını özgürce kullanabilir. Haline getirilmelidir. Böylece 70 yaşının üstündeki partililer, ilçe yönetimi, İl Genel meclisi, Belediye Meclisi, Belediye Başkanlığı ve Milletvekilliğine aday olmamalıdır.

* 70 Yaşını geçenlere ise Cumhuriyet Halk Partisi Danışma Kurulu Üyesi kimliği çıkartılarak ilçe ve illerinde görev saygı duyulup danışılacak hale gelmeleri sağlanmalıdır.

* Tüzükte yer alan Gençlik ve Kadın kotası her alanda uygulanmalıdır. Ayrıca yapılan tüm kongrelerde iki eksikle seçime gidilmeli ve bu iki eksik daha sonra seçilecek olan Kadın Kolları ve Gençlik Kolları Başkanları tarafından doldurulmalıdır. Böylece Kadın ve Gençlik Kolları başkanlarının da yönetimde söz ve imza yetkisi olmaları sağlanmalıdır.

* Seçilme hakkına sahip olanlar nereye seçilirlerse seçilsinler üç dönemden fazla seçildikleri görevde kalmamaları sağlanmalıdır.

* Yerel ve Genel Seçimlerde aday gösterilenleri partilileri ile yöre halkına danışılarak (anketler sonrası) ya da ön seçimle aday gösterilmelidir. Genel başkan gerektiğinde kontenjan hakkının kullanmalı ve bu durum sınırlı olmalıdır.

* Genel ve Yerel seçimlerde ağırlıklı kullanılan, “Çalmadık kapı, bıkılmayan el kalmasın” lafta kalmamalı ve mutlaka evlere girilip ev halkı ile özellikle kadınlarla dertleşip talepleri dinlenilmeli ve mutlaka onların söylediklerini itiraz edilmeden hak verilmelidir.

Dinimiz ve töremizde düşmanının kapısına ihtiyaç için gidilse bile o kişiye bir şey yapılmayacağı bilinerek, “BU bizim partilimiz değil” denilerek ev ziyaretinden vaz geçilmemelidir.

* Çalışmalar broşür dağıtılarak değil. İçeriğinin anlatılması ile yapılmalı. Broşür ve afişlerde içerik kısa ve hafızalarda kalacak şekilde olmalıdır. Yapılan halk toplantılarında halka söz verilmeli, talepleri dinlenmelidir. Seçim bürolarına gelenler vakit geçirmek için değil, partisinin iktidar olması için sahada olması gerektiğini bilmelidir.

* Gelecekteki yerel seçimlerde aday gösterileceklerde mutlaka liyakat aranmalı ve geçmişleri araştırılmalıdır. Büyükşehir ilçelerindeki adaylar ve meclis üyeleri tayin edilirken bölgenin yerleşik yapısına da dikkat edilmelidir.

* Bunlar yapılınca ve özellikle partinin ilkelerine uyulup Gençliğe hitabenin anlamını bilerek ve kuruluş aşamasındaki Kuvayi Milliye ruhu da hatırlanınca iktidar olmamak elde değil. Bu nedenle başka partilerle ittifak veya anlaşmaya gerek yok. Kendini sol ve sosyal demokrat sayan, hak, hukuk ve adalet isteyenlerle laiklik ve Cumhuriyetin değerlerine inanan her fertten oy alınması mümkündür.

* Bana göre, bunlar yapıldığında değişim zaten kendiliğinden başlamış ve iktidar olma yoluna girilmiş demektir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Mustafa Dolu Arşivi