Öncelikle Sayın Akşener’in 6’lı masadan tek başına kalkıp geriye Sayın İmamoğlu ve Sayın Yavaş ile dönmesi. Sayın Erdoğan’ın en güçlü olduğu bölgelerde İmamoğlu ile Karadeniz’i, Yavaş ile de İç Anadolu bölgesini ele geçirmeye yormuştum. Lakin bu hedefin tutmadığına hep birlikte şahit olduk.

Gelelim Sinan Oğan’a; öncelikle ele alınması gereken konu Türkeş'in ölümü ve yerine Devlet Bahçeli'nin halefi olarak seçilmesinden sonra; 1999 genel seçimlerinde yüzde 18 oy alan MHP’'nin 14 Mayıs seçimleri için yapılan hiçbir tahmin tutmadı. MHP'nin yüzde 3 almasının bile mümkün olmadığını dile getiren gazeteci ve siyasetçiler ters köşe oldu. Çünkü aynı siyasi ideoloji ve aynı siyasi el sembolü yapan İyi Parti’nin yüzde 9.75 ve Sinan Oğan’ın da yüzde 5.17 oy aldığı düşünülürse bugün bu ülkede aynı siyasi ideolojiye sahip milliyetçi kesimin yüzde 26.93 oy aldığı gözden kaçırılmamalı.

Ve yine Sinan Oğan’ın Cumhur İttifakına geçeceğini iddia eden gazeteci ve siyasetçiler yine yanılacak. Çünkü Sayın Oğan her ne kadar sağ görüşlü bir partinin mensubu olsa da din temelli siyaset yapan ve kendisi gibi sağ görüşlü olan partili cumhurbaşkanı ile aynı ittifak içinde yer almaz. Bunun sebebi de partili cumhurbaşkanının Sayın Oğan da dahil olmak üzere kendisine muhalif olanlara karşı kullandığı söylemleridir. Kaldı ki MHP'den kovulan Sayın Oğan’ın, Sayın Bahçeli ile aynı ittifak içinde olması ve çok daha önemlisi Cumhur İttifakı içinde resmi olarak yer alan HÜDAPAR ile aynı safta yer alması imkansız.

Peki millet ittifakı aradaki yüzde 4.68'lik oy farkını kapatır mı?

Dediğim gibi Sayın İmamoğlu ve Sayın Yavaş ile Karadeniz ve İç Anadolu'da başarı sağlayamadığınız ortada. Kaldı ki burada ki asıl sürpriz deprem bölgesinde AKP'nin tulum çıkarmış olması.

Öyleyse yapılması gereken 28 Mayıs’ta Ege ve Marmara bölgesi seçmeni ile zaman kaybetmek yerine yoğunluğun deprem bölgesi, Karadeniz ve İç Anadolu bölgesine verilmesinin çok daha akılcı olacağıdır.

Devamında; sadece Sayın Sinan Oğan’ın değil Sayın Muharrem İnce’nin de millet ittifakına katılması sağlanmalı. Bilhassa Türkiye'nin her kesiminden insana dil, din, ırk ve mezhep farklığı gözetmeden sahip çıkacağını dile getiren Sayın Kılıçdaroğlu’nun bu konuda ne kadar samimi olduğunu göstermesi için Sayın İnce’ye CHP’nin kapısını açarak önce kendi öz evladına sahip çıkarak göstermesini bekliyoruz.

Şunu da söylemek isterim ki; geçmiş dönemlerde YSK’nın yaptığı hileleri hatırlarsak ve bugünde ellerinde imkan varken AKP'ye yüzde 0.50 oy ilave ederek yüzde 50.2 yapması ve partili Cumhurbaşkanını balkona çıkarıp konuşmasını kolaylıkla sağlayabilirdi. Eğer bunu yapmıyor ya da yapamıyorsa ne demek istediğimi anladığınızı düşünerek o sandığa karamsarlığa kapılmadan 28 Mayıs’ta gideceğinizi düşünüyorum.