100. Yıl Cumhuriyet Parkı

Çatalca Belediyesi, ilçede yeni bir sosyal tesisi daha halkın kullanımına sundu. Atık suların geçtiği, çöplerin, inşaat pisliklerinin döküldüğü adeta çöplüğü andıran bir bölge, yaşam alanına dönüştü. Kaleiçi Mahallesi’ndeki yeni yaşam alanına Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. Yılına yakışır şekilde 100. Yıl Cumhuriyet Parkı adı verildi. Hayata geçirilen bu projeyi çok beğendim. Çocuk oyun gurupları, oturma alanları, bisiklet yolları ile geniş bir yaşam alanı oluşmuş. Parkın içerisinde yapımı önümüzdeki günlerde tamamlanacak olan Atatürk Evi ile başka bir hava yaratılmış. Kısacası çöplük denilecek bir yer cennette dönüştürülmüş.

Dikkatimi çeken bir konuya da değinmek istiyorum. Hizmete açılan her sosyal yaşam alanında Cem Kara Yaşam Vadisi olsun Millet Bahçesi olsun buralarda da bisiklet sürüş yolları düşünülmüş, güzelde olmuş ama evinden çıkıp bisikletinle güven içerisinde bu alanlara gidebilmek oldukça zor. İlçe merkezinde bisiklet yolları yok ve hepimizin bildiği gibi artık Çatalca eski Çatalca değil ne yazık ki günün her saati trafik yoğunluğu var ve bir türlü trafik sorunu henüz çözülebilmiş değil. Hal böyleyken bisikletinizle buralara güven içerisinde gidebilmeniz, çocuğunuzu gönül rahatlığıyla bisikletiyle yapılan parklara göndermeniz pek mümkün değil.

Madem bu alanlarda bisiklet yolları yapıldı ve amaçlanan gençleri değişik sportif faaliyetleri yapmaya özendirmek, bisiklet kullanma alışkanlığı kazanmak, paten sürmeye, kay kay yapmaya teşvik etmekse buralara güven içinde ulaşabilecekleri yollarda düşünülmeli. Yapılan hizmetler gerçekten güzel, Çatalca’da yaşayan insanlara nefes aldıracak, çocukların özgürce koşup oynayacağı, insanların bir araya gelip sohbet edip vakit geçireceği yerlerin sayısı çoğaldı. Bazı ufak tefek atlanılmış, düşünülmemiş eksikler var fakat kullanıldıkça farkına varılıp eksikler tamamlanacaktır.

Şunu da söylemeden geçemeyeceğim yapılan hizmetler ne kadar güzelse bu hizmetlere sahip çıkıp korumakta Çatalca’da yaşayanların görevi olmalı. Bu alanlarda yapılan her etkinlik sonrası görüyorum ki ne yazık ki her yer çöp içinde ve bu sorumsuz davranışı Çatalca’nın duyarlı insanlarına hiç yakıştıramıyorum. Toplum olarak eleştirmeyi, en iyisini istemeyi biliyoruz fakat yapılanı koruyup sahip çıkma noktasında başarılı değiliz. Sözün özü bir yeri nasıl bulmak istiyorsanız öyle bırakmanızı tavsiye ediyorum. Emeğe ve harcanan maddi manevi tüm çabalara saygılı olmalıyız. Şimdi 100. Yıl Cumhuriyet Parkı’nın açılışından bahsedecek olursam parkın adına yakışır güzel bir açılış yapıldı. Sayın Üner'in açılış konuşmasını dikkatle dinledim. Yaptığı projenin hayata geçirilmesinin gururunu yaşarken konuşması öncesi gösterilen sinevizyon çok sıkıcı ve projenin değerini yansıtmaktan uzaktı.

Bugüne kadar yapılan tüm hizmetleri kapsayan bir gösterinin yapılması katılım sağlayan kişilerinde sıkılmasına neden oldu. Bana kalırsa can alıcı olan o bölgenin eski halinin görüntülerinin tek tek yayınlanması ve sonrasında bu alanın adeta bir çöplükten nasıl bir yaşam alanına dönüştürüldüğü hikayesini eski ve yeni görsellerle vurgulanması daha yerinde olurdu. Çünkü bu bölgenin eski halini çok iyi biliyorum. Kötü bir alandı. Eğer yaptığınız tüm hizmetleri halkın hafızasını tazelemek için göstermek istiyorsanız da açılış saatine kadar müzik çalmak yerine bu süreyi o şekilde değerlendirebilirdiniz. Konuşma arasında konuşmanızı bölüp uzun bir süre bunların tamamını yayınlamak bana göre pekte olmadı. Ve Çatalca Belediye Başkanı Mesut Üner’in konuşmasında Atatürk ile ilgili söylemleri daha önce Atatürk Evi’nin temel atma törenindeki konuşmasıyla neredeyse aynıydı.

Atatürk’e duyduğu sevginin ne kadar büyük olduğunu paylaşmak istediğinin farkındayım fakat her seferinde aynı cümleler anlatmaya çalışmak tekrara düşmek gibi oluyor. Yani duyduğu Atatürk Sevgisini başka kelimelerle ifade etse çok daha dinlenir olur. Aynı cümleleri ısıtıp ısıtıp konuşmanın içerisine yerleştirmek bunu malzeme yapmak isteyenlere prim vermekten başka bir şey değildir. Yapılanlar ortada hizmet güzel, kimseye Atatürkçü olduğunu ispatlamak zorunda değil. Atatürkçü olmak bir ayrıcalık ya da övünülecek bir şeyde değil aslında. Çünkü aklı selim, kendini bilen insanlar Türkiye’de özgürce yaşamalarının, sahip oldukları haklara kimin sayesinde kavuştuklarının, saltanat rejimiyle babadan oğula geçen yönetme hakkının halka seçme ve seçilme yoluyla nasıl kazandırıldığının farkındadır ve bunu bilen herkes Atatürkçüdür.

Hani bugün Hasan Amca’nın oğlu Ahmet Belediye Başkanı, Milletvekili, Cumhurbaşkanı oluyorsa bunun nedeni Hasan Amca’nın oğlu olması değil Mustafa Kemal Atatürk’ün bu yurdun insanlarına verdiği değerin, sağladığı hak ve özgürlüklerin neticesidir.

Atatürkçülük bazen birilerin ağzında söylem oluyor, bazen de birileri Atatürk'e saygısını göstermek için onun işaret ettiği yolda emin adımlarla yürür. Sonuç olarak Çatalca için çok güzel bir hizmet oldu emeği geçen herkesi kutluyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Savaş Atak Arşivi