10 bin çocuk evlendirildi

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nde Türkiye’de yaşayan çocukların mevcut durumuna dair dikkat çeken bir rapor hazırladı. 2022 yılında 16 ve 17 yaş aralığındaki 10 binden fazla kız çocuğunun resmi nikâhla evlendirildiği belirtilen raporda ayrıca Türkiye’deki çocukların yüzde 45,2’si toplumsal dışlanma ve yoksulluk riski altında olduğu da vurgulandı.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği; 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nde Türkiye'de yaşayan çocukların mevcut durumuna dair hazırladığı çarpıcı bir raporu kamuoyuyla paylaştı. Çocuk hakları konusunda farkındalık yaratmayı amaçlayan rapor, ülkedeki çocukların karşılaştığı zorlukları ve ihtiyaçlarını ortaya koydu. ÇYDD Çocuk Güvenliği Birimi Odak Kişisi Hasan Kızıldağ tarafından hazırlanan raporda; eğitim, sağlık, güvenlik ve katılım haklarına yönelik Türkiye’nin çeşitli yerlerinde yaşayan kırılgan gruplara mensup çocukların maruz kaldığı zorluklar detaylı bir şekilde analiz edildi.

Endişeliler

Türkiye'de çocuk olmayı çok boyutlu şekilde incelemeye imkân sağlayan rapor, çocukların yaşantı ve ihtiyaçlarına yönelik dikkat çekici sonuçlar sunmanın yanı sıra; başta erken çocukluk ve okul öncesi eğitim ile zorunlu ilköğretim ve örgün eğitimden kopuşlar olmak üzere eğitim sistemine dair ciddi şekilde düşünülmesi gerektiğini bir kez daha ortaya koydu.
13-17 yaş grubundaki çocukların yüzde 50,5'inin sınava iyi hazırlanmış olsa bile endişeli hissettiklerinin belirtildiği raporda yer alan veriler, öğrencilerin eğitim sistemine olan güvensizliğini açık bir şekilde ifade ederek yetkilileri harekete geçmeye davet etti. Raporda ayrıca Türkiye'deki çocukların yüzde 45,2'si toplumsal dışlanma ve yoksulluk riski altında olduğu da vurgulandı.

10 binden fazla

Cumhuriyet’in 100. yılında çocukların mevcut durumuna ilişkin hazırlanan raporda; eğitim sistemindeki eşitsizliklerin dışında çocuk işçiliği, çocuğa yönelik fiziksel ve psikolojik şiddet, çocuk istismarı, çocuk evlilikleri vb. konular dikkat çekici diğer başlıklar olarak ön plana çıktı. Raporda yer alan 2022 yılında 10 binden fazla kız çocuğunun resmi nikâhla evlendirildiğine yönelik ifadeler, raporun en çarpıcı verilerinden birini ortaya koydu. Ayrıca, mülteci çocukların yaşadığı zorluklar ile çocukların deprem ve pandemi sürecinde karşılaştığı ekonomik sıkıntılar, raporun diğer önemli başlıkları olarak göze çarptı.

Raporda çocuk evliliklerle ilgili şu tespitlerde bulunuldu:
– Çocukların haklarına saygı duyulmadığını hissetmelerine yol açan mevcut durum aslında TÜİK tarafından verilen birtakım istatistiklerle doğrulanmaktadır. 2022 yılında 16-17 yaş grubundaki resmi kız çocukları evlilikleri yüzde 2'dir (TÜİK, 2022). Bu oran görünürde düşüktür ancak verinin sunuluş biçimi gerçeğin üstünü örtme teşebbüsüdür: ‘Yüzde 2’ on bini aşkın kız çocuğu evliliği anlamına gelmektedir ve bu sayı sadece 16 ve 17 yaşındaki kız çocuklarının resmi olarak evliliklerini ifade etmektedir. Bir diğer deyişle, 16 yaşından küçük kız çocuklarının kanuna göre evlendirilemeyecek olmasından dolayı 16 yaşından küçük çocuk evlilikleri sıfır olarak kabul edilmiştir ve 16-17 yaşındaki resmi nikâhlı olmayan evlilikler bu sayıya dâhil değildir.
10.237 çocuk gelin
– Öte yandan; yapılan incelemeler sonucunda 2002-2013 yılları arasında mahkeme kararı ile yaşı büyütülen ve 18 yaşından küçük olanların evlendirilme sayısının 10.237’dir. Bu sayının 362'si erkek çocuklar iken 9 bin 875'i kız çocuklardır. Kız çocuklar erkek çocuklara kıyasla 27 kat daha fazla yaşı büyütülerek evlendirilmektedir. Çocuk evliliklerine ilişkin kişilerin bakış açısından belki de daha önemlisi devletin meseleyi ele alış biçimidir.

TAM 13 BİN 282 DAVA AÇILDI!

– Şiddeti Önleme ve Rehabilitasyon Derneği’nin (İMDAT) 2021 yılında yayımladığı Çocuk Evlilikleri Raporu incelendiğinde, 16 yaşındaki çocukların evlenme izni talebiyle aile mahkemelerine açılan dava sayısının 13 bin 282 olduğu ve bu davaların 11.473'ünün (yüzde 86) kabul edildiği görülmektedir (İMDAT, 2021).
– Mahkeme kararıyla yaşı büyütülerek evlendirilen kız çocukların erkek çocuklara kıyasla 27 kat fazla sayıda olduğun değinilmişti. On binlerce çocuğun hakkının gasp edilişi toplumsal algıda kendisine yer bulamazken, istismar türünün hangi cinsiyetle eşleşeceği ne yazık ki toplumsal anlayışın bazı parçaları ile bağlantılı gözükmektedir.
ÇYDD'den Dünya Çocuk Hakları Günü ile ilgili yapılan açıklamada; Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda Dünya Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin kabul edildiği 20 Kasım 1989'dan tam 68 yıl önce 2 Mayıs 1921'de, çocukları “geleceğin birer yıldızı ve ikbal ışığı“ olarak betimleyen cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün 23 Nisan'ı çocuklara bayram olarak armağan etmesine vurgu yapılarak Cumhuriyetimizin 100. yılında çocukların sağlıklı ve güvenli bir ortamda büyüyebilmelerini destekleyerek laik, bilimsel ve kamusal eğitim ile geleceğe hazırlanmalarını sağlamak amacıyla çalışmaların devam edeceği belirtildi.
Açıklamada ayrıca, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'ni imzalayan tüm ülkelerin başta çocukların yaşam hakkı olmak üzere savaşların durdurulması ve çocuk haklarının hayata geçirilmesi için gerekli önlemleri almasının ve çocuklara yönelik çalışma sürdüren sivil toplum örgütlerinin işbirliği içinde olmasının gerekliliği ifade edildi.

HER YIL 5 MİLYON ÇOCUK 5 YAŞINI GÖREMİYOR!

20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü'nde düşündüren veriler... Dünyada beş milyon çocuk beş yaşını bitiremeden hayatını kaybediyor. 250 milyonu okula gitmiyor, 160 milyonu çalışmak zorunda.
Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda, 20 Kasım 1989’da kabul edilmesi nedeniyle, her yıl Kasım ayının 20nci günü Dünya Çocuk Hakları Günü olarak kutlanıyor. Güne ilişkin değerlendirmelerde bulunan Dr. Öğr. Üyesi Cihan Avcı Braun, BM’nin bu yılki Çocuk Hakları Günü’nün ana temasının her çocuk için, her hak olduğunu anımsattı.
Dünya çapında çocukların hayat şartlarının geçmiş yıllara oranla iyileşmiş olmasına karşın ülke ve bölgeler arasında farklar olduğuna dikkat çeken Braun “Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin yürürlüğe girdiği 1990 yılı ile karşılaştırıldığında, günümüzde her yıl ortalama on bin kadar daha az çocuk ölüyor. Buna rağmen UNICEF’in hesaplamalarına göre halen her yıl 5 milyon çocuk, beş yaşını dolduramadan yaşamını yitiriyor. Bu ölümlerin birçoğu ise temiz suyun, daha iyi hijyen koşullarının ve işleyen bir sağlık sisteminin varlığı halinde önlenebilecek ölümlerdir” dedi.
Savaşların en çok çocukların hak mağduriyetine neden olduğunu kaydeden Braun, çocukların okula gitme oranı ile ilgili de bilgi vererek “Dünya çapında okula gitme oranı artmış olsa da günümüzde hala 250 milyon çocuk okula gitmiyor. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ve UNICEF’in ortaklaşa yürüttüğü bir araştırma sonucunda 2021 yılında yayınladıkları rapora göre, çocuk işçi sayısı 160 milyona ulaşmış ve bu sayı son 4 yılda 8,4 milyon artmıştır” ifadelerini kullandı.
UNİCEF’in 2023 Nisan ayında yayınlamış olduğu ve 14 bin 705 çocuktan alınan bilgiye dayanan Türkiye Çocuk Araştırması 2022 raporuna göre de, 3-17 yaş grubundaki çocuklar içinde haftada en az iki kez banyo yapan çocuk oranı yüzde 89; günde bir defa diş fırçalayan çocuk oranı sadece yüzde 35.
Braun, bu rakamların en önemli sebebinin ebeveynlerin alışkanlıklarının çocuklara yansıması olduğunu vurgulayarak çocukların bu alışkanlıkları küçük yaşta edinmesi gerektiğini söyledi. Küçük yaşta edinilmesi gereken alışkanlıklara örnek olarak spora işaret eden Braun, çocuklara spor alışkanlıkları kazandıracak olanaklar sunulmasının önemini anlattı.
Braun, şunları kaydetti: Yine UNICEFin aynı raporuna göre, 4-17 yaş grubundaki çocuklar içinde spor faaliyetlerine katılan çocukların oranının yüzde 35 olduğunu görüyoruz. Bu oranın neredeyse yarısını ise yürüyüş ve koşu faaliyeti oluşturuyor. Futbol, basketbol, voleybol ve bisiklet sürme faaliyetlerinin toplam oranı ise yüzde 15 ile sınırlı kalıyor

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Oktay Apaydın Arşivi