Neşesi çalınmış ülkemde...

Bir kadın mutfağında neşeli neşeli yemek yaparken birden ağlamaya başlıyor. Fonda hüzünlü bir melodi çalarken, doğradığı soğandan dolayı ağladığını sananlar bir de görüyorlar ki ağlatan soğan değil, aldığı meyve ve sebzelerin fiyatlarını karşılaştırmadan almış olması...
    ***
Neşeli bir aile bahçede mangal partisi yapıyorlar. Çoluk-çocuk gayet mutlu. Fakat o da ne! Mangalın kralı olmasıyla övünen babanın gözleri bir anda uzaklara dalıyor. Sevinci, neşesi yerle yeksan! Mutluluğu, etlerin fiyatlarını neden araştırıp almadığını düşünmesiyle bir anda son buluyor...
    ***
Gençler toplanmışlar takımlarının futbol maçını izliyorlar. Masa da cipsler yerini almış. Gol sevinci ile ayağa kalkıyorlar ama hepsinin aklına cips fiyatlarını neden karşılaştırıp almadıkları geliyor. Takımlarının yenmesine rağmen sevinçleri kursaklarında kalıyor...
Gördüğünüz gibi, hayat pahalılığı, alım gücünün günden güne azalması reklamları bile değiştirdi.
Neşesi çalınmış ülkemin reklamlarını izleyen, ne ilgili bakanı ne de TÜİK’in açıkladığı rakamları merak etmiyor.
    ***
Neşesi çalınmış ülkemde sessiz bir göç yaşanıyor.
Büyük şehirlerde artan kiraları karşılamakta zorlanan insanların başka şehirlere göç ettiğini, genç olanlarında yurt dışında daha iyi şartlarda bir hayat kurma hevesiyle fırsat kolladıklarını izliyorum.
Cumhurbaşkanı “Sırf iyi arabaya binmek, sırf daha yeni telefon alabilmek, sırf daha çok konsere gidebilmek gibi süflü heveslerle başka ülkelerin kapılarına gidenlere acıyarak” baktığını söylüyor. Evet, bu ülkede festivaller iptal ediliyor. Eğlenmek, dışarda yemek yiyip, arkadaşlarıyla kahve içmek bile lüks oldu. Bırakın yaşıtları gibi, ülke ülke gezip dünyayı tanımayı, kendi ülkesinde tatil bile yapamıyor.
Yurt bulamayanları, barınma, geçinme sorununu halledemediği için üniversitelere kayıt yaptıramayan çocuklara gitmekten başka bir yol bıraktınız mı?
    ***
Neşesi çalınmış ülkemde, kiracı ve evsahipleri arasındaki tartışmalar ve şiddet olayları bitmek bilmiyor. Enflasyonun giderek yükselmesi ile düşen alım gücü, insanları adeta çılgına çevirdi. Her gün ülkenin dört bir yanında kiracılar ve evsahipleri arasında akıl almaz şiddet olayları yaşanıyor.
Evi kundaklayandan tutun, öldürülüp betona gömülen, pompalı tüfekle vurulan taraflara kadar bir yığın şiddet...  
Bu olayların derhal önüne geçilmezse, ilerleyen günlerde de bu şiddetin artarak devam etmesinden korkuyorum.
    ***
Sevgiyle kalın
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sevim Güney Arşivi