Ofsayt emek hırsızlığıdır; Kaldırmak için UEFA’ya başvuralım!

Bir belediye başkanından halk ne ister ne bekler?

Biri çorba diyor, biri çay-kek.

Biri kıyma diyor öbürü but! Biri doğalgaz, diğeri kömür...

Pazar tezgahından mandalina fırlatan mı istersiniz, döner kesip dağıtan mı?

Yerel seçimlere doğru giderken, adaylar yarışı kazanmak için kesenin ağzını açtı adeta. Vaatler uçuşa geçmiş durumda. Aslında sıralanan vaatler ülkenin gerçeğini çok acı şekilde ortaya çıkartıyor.

Televizyon haberinde bir semtte dolaşan başkan adayından, vatandaş bir söz almaya çalışıyordu.

Neydi o söz? “Ekmek fiyatına zam yapacak mısınız?” Başkan adayı da, “zam yok, ucuzluk yapacağız” diye cevap veriyordu.

***

Çocuklara verilecek yemek ve süt seçim vaatleri arasında. Ekonomik koşullar malum. Maaşlar ve artan fiyatlar nefesimizi kesti!

Kısacası, seçim kampanyası mide üzerinden yürütülüyor.

Vaatlere kısaca bir bakalım; Kadınlar sokaklarda özgürce dolaşacak, gerekirse otobüs evine kadar da bırakacak. Her mahalleye kreş yapılacak. Depreme karşı binalar güçlendirilecek, tek bir riskli yapı kalmayacak. İhtiyaç sahibi emeklilere her ay 5 bin lira veren var. Evi olmayanı kira öder gibi ev sahibi yapacak olan da...

Mahalle bahçeleri, kadınlar için kıraathane, ücretsiz spor alanları...

Bir de istanbullular doğa ile iç içe yaşayacakmış. Bunu merak ettim doğrusu! Betona boğulmuş bir şehri nasıl yeşillendirecekler. İstanbul’lular denizi bile göremiyor artık.

Deniz ulaşımı ve raylı sistemlerle trafik çilesine son verilecek. Yeni evlilere beyaz eşya yardımı yapılacak. Öğrencilere verilen burs miktarı arttırılacak, doğalgaz yardımı ve ulaşımda indirim yapılacak...

Var mı arttıran?

***

Geçmişten bu yana her türlü seçim vaatlerine alışkınız. Mesela 1990-2000’lı yıllarda yapılan seçimlerde, Tansu Çiller “her mahallede yüz trilyoner olacak” deyip, herkese iki anahtar, her köylüye bir traktör veriyordu. Biri üniversite sınavını kaldırıyordu, diğeri para veriyordu. Para verenin üzerine diğer rakip “o ne verirse benden daha fazlası” diyerek ortalığı kızıştırıyordu. O dönemlerde bir aday, “yoksulluğu” bile yasaklayacağını dile getiriyordu.

Ee tabi, büyük şehirlerin vaatleri de büyük oluyor. Ordu’da bir belediye başkanı da “Umumi tuvalet ve en ucuzundan hamam” sözü veriyordu.

Ama bence en güzeli; “hızlı, enerjik, heyecan dolu futbol oynayalım. Ofsaytı kaldırmak için UEFA’ya başvuralım ki emek hırsızlığı olmasın. Ofsayt emek hırsızlığıdır.”diyen adaydı.

Hoş, zaten kadınlarda bir türlü anlamadı şu ofsaytı. Anlamadığımız her şey kaldırılsın.

Benim oyum bunu yapacak olana...

Sevgiyle kalın

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Sevim Güney Arşivi