Merkez üssü Kahramanmaraş’ta gerçekleşen depremin derin üzüntüsü içerisindeyiz. Hepimizin başı sağ olsun. Televizyonda izlerken kâh ağladım yaşanan drama, kâh sevindim kurtulan canlara… Fakat günün sonunda nice canlar gitti, niceleri sakat kaldı. İnanın bana bu olay 30 gün sonunda unutulur ve seçim malzemesi olur. Evsiz, işsiz, çaresizler ordusu birbirine bakar. Herkes kendi derdine düşer. Bu neden olur? Hep mazlum insanlar neden faturayı öder? Neden

hesabı hep bizler ödüyoruz arkadaşlar? Kader mi? Allah’ın işi mi? Başa gelen çekilir mi? İnşallahla maşallahla geçmiyor işte! Ölen öldüğü ile kalıyor. Her can hayatı boyunca ayrı bir dram yaşamak zorunda bırakılıyor.

Yapılması ve sorulması gereken şu; Deprem coğrafyasının üzerinde inşa edilen Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşlarının yaşadığı topraklarda siyasiler, bizlerden çok zeki olduğunu sanan insanlar, neler yapmışlar da biz olmaz demişiz. Deprem haritası var ama üzerindeki yapılar depreme dayanıklı değil, olay bu kadar basit. Devletimiz tarafından hangi deprem projesine evet denilmiş? Hangi deprem projesine hayır denilmiş? Hiç mi dikkate alınmamış? Bu konularda bilgisi olan varsa yazsın da biz de öğrenelim. Kaçak yapıyı kim nasıl yaptı? Kim görmezden geldi? İskân affını kim

çıkardı? 70 yıldır siyasi otorite maalesef hak ettiğimiz yönetimi veremedi.

Depreme dayanaklı inşaatını yap dediğinde sen mevzuata uyuyorsun. Harcını yatırıyorsun. Sonrasında kontrol görevlisi geliyor mu? Yetkiyi veren kontrol ediyor mu? İnşaatı yapan mütaahit bu kurallara uyuyor mu? Neden bazıları yıkılıyor da bazıları çatlamıyor bile. Aynı sarsıntı ayakta kalan binayı hiç sallamıyor mu? Yoksa Allah’ın takdiri mi? Konu çok basit. Birinde rüşvet, malzemeden çalmak, projeye uymamak, suiistimal etmek var. Çok kazanç amacıyla insan hayatına kastetmek var. Yıkılmayanda ise bilim, projeye uyum ve insani irade var. Siyaset insan için yapılır. İnsanımıza en çok zarar veren şey; bu kontrolleri yapmayanlara bir daha yönetim şansı vermemek

olacaktır. Çünkü halkın elindeki tek koz budur. Başka da hiçbir kozun yok! Bunu da iyi bil. Doğru insanlar tarafından yönetilmezsen yoksullukta sana düşer, ölmek de sana düşer, hasret de sana düşer. 30 saatte Hatay’a gidemeyen siyasetçilerin hayalleri ile nerelere gittikleri herkesçe malum…

Türk Milletinin başı sağ olsun şimdi birlik olma zamanı! Bir Türk vatandaşı olarak buradan teşekkür etmek istediğim insanlar var. Başta yardıma elleri ile bedenleri ile destek veren görevli

insanlarımıza ve sonrasında Haluk Levent, Oğuzhan Uğur ve Özgür Demirtaş’a gayretlerinden ötürü teşekkür ederim. Sizleri yetiştiren anne ve babalarınızın ellerinden, sizleri de kalbinizden

öpüyorum. “Siyasetçinin iyisi liyakatli, adaletli ve merhametli olandır.”

Aklınızı açık tutun.