Şükretmekle tencere kaynamıyor!

GÜNDEM tek aslında o da bence EKONOMİ, açlık, sefalet, yokluk. Bunun getirdiği dayattığı "Göçmenler", bir yanda ezilen milyonlar diğer yanda faizle geçinen bir avuç tefeci ve yandaşlar. Sonra da bu kara düzeni savunmak için yola çıkanlar ortamdan mutludur. Ama hani diyelim onların deyimiyle "Kahir ekseriyet" gidişattan mutsuz hatta daha ötesi UMUTSUZ. Bu arada tebrikler TÜİK! Kuyumcu hassasiyetiyle tüketici enflasyonunu %70'e değdirmemişsin. Peki milletin çarşıda, pazarda yaşadığı yüzde 150 enflasyonu ne yapacaksınız? Tabi onu da küresel barışın sağlanmasına, Ve baz etkisine havale edince hiçbir sorununuz kalmadı.TÜİK 'in "hassas" terazisi enflasyonu %70'e değdirmese de; Nisan'da %69,97 tüketici enflasyonu, 2002 Şubatından bu yana en yüksek enflasyon.Üretici enflasyonu ise %121,82 ile 1995 Martından bu yana en yüksek seviyede.Tüketici ve üretici enflasyonu arasındaki fark ise 52 puan. Yani anlayacağınız doktor ne yerse yesin demiş.

Yazık oluyor bu ülkeye ve bizlere...
Gerçekte memleketimizin sorunu pahalılık falan değil DOSTLAR ! En esaslı sorun yolsuzluk,yağma, iltimas, ötekileştirme, adam yerine konmama, adaletin beklentileri verememesi VE dolayısıyla güven duygusunun yitirilmesidir. Sonuç olarak pahalılık ve diğer sorunalar tabii göçmenler başta olmak üzere saydıklarımın kaçınılmaz sonucu.
BAYRAM bitti. Dertler bitmedi. Üzerine yeni dertler de eklendi. Bu gidişle de gün yüzü göreceğimize olan inancımı da yitirmeye başladım. Cumhurbaşkanı Erdoğan son günlerde artan eleştirilere karşı "Hayat pahalılığı nedeniyle alım gücümüz bir miktar düşmüş olabilir. Bazı kesimlerde bir şükürsüzlük hali var. Elimizdekilere şükredelim!" dedi. Biliyorsunuz Bu sözlere benim diyeceğim tek laf "Ağam bizimle eğlenir." Nasıl eğlenmez ki . Torun torba sahibi olmuş adamlar televizyonların karşısında hergün yalan konuşuyor. Milletten utanmıyorsunuz onu anladık ,kendi aile ve torunlarınızdan da mı utanmıyorsunuz .Millete gelince kaşık bile yok kendinize gelince bol kepçe. Seçen biz seçilen siz ezilen yine biz nerede Hak Hukuk Adalet .
DOSTLAR; Ülkemde işçi ve memur aldığı maaş aybaşını getirmesine yetmedi çaresiz kaldı. Zamlar karşısında ezildik tükendik Mutfakta, faturalar da yakıt ta, ulaşımda yangın var. Kaç bayram geldi geçti .Kaç müjde verildi gerçekleşmedi. Mağduriyetler bitmedi. Emekliye 1 Mayıs'da süprizimiz var diyorlardı. Sürpriz oldu tabi hiç bir şey söylemeyerek sürpriz yaptılar bize ! Emekli akşam ne yemek yapacağını düşünüyor.Hayâldi gerçek oldu. Dediler ki " Yaparsa Akp yapar" vallahi yaptılar. Nasıl mı? Bakın görün; "Yaşa gelince Avrupa .Maaşa gelince Afrika Emekliye 1 Mayıs sürprizi ? Noldu açıklama ? Açıklandı da Bizim haberimizmi yok .Yoksa sürprizimi kaçırdık ? Şaşırmadık elbette" Ekonomiyi neden kurtuluş savaşı na soktunuz ? diye soran olursa biz sadece kitabını yazdık sorumluluğumuz yok, diye cevap verirlerse kimse şaşırmasın. Ülke nasıl yönetiliyor diye soran olursa da selam ve dua ile dersiniz. Artık bakın burası çok önemli ! Avrupa bizi kıskanmıyor.. AKP sayesinde biz savaştan kaçan Suriyelileri, Afganları, Pakistanlıları kıskanır olduk..Yarın birgün ; Sizi biz doyurduk derlerse şaşırmayız Devletin yapması gerekeni; sığınmacılar yapıyorsa,şapkanızı önünüze koyup düşünün artık.
 

Enflasyon şaşırtmadı

ÜLKEMDE enflasyonda rakamlar yangını işaret ediyor. Ancak AKP iktidarı toz pembe tablolar çizmeye hatta daha ileri giderek vatandaşları şükretmeye davet ediyor Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) yıllık yüzde 69.97, aylık yüzde 7.25 artış olarak açıkladı.Üretici enflasyonu ise yüzde 121,82 ile 1995 Martından bu yana en yüksek seviyede gerçekleşti. TÜİK’in verilerine göre; enflasyon yıllık yüzde 69.97, aylık yüzde 7.25 arttı. Bağımsız akademisyenlerin ve ekonomistlerin oluşturduğu Enflasyon Araştırma Grubu’na (ENAG) göre, Nisan 2022'de enflasyon yüzde 8.68 olurken yıllık enflasyon yüzde 156.86'ya yükseldi.
TÜİK'i tebrik ediyoruz.TÜİK! Kuyumcu hassasiyetiyle tüketici enflasyonunu yüzde 70'e değdirmedi.Peki milletin çarşıda, pazarda yaşadığı yüzde 150 enflasyonu ne yapacaksınız? Tabii onu da küresel barışın sağlanmasına ve baz etkisine havale edince hiçbir sorununuz kalmadı” TÜİK 'in ‘hassas’ terazisi enflasyonu yüzde 70'e değdirmese de nisanda yüzde 69,97 tüketici enflasyonu, 2002 Şubatından bu yana en yüksek enflasyon. Üretici enflasyonu ise yüzde 121,82 ile 1995 Martından bu yana en yüksek seviyede.
Bir kez daha Nebati'nin ve ekonomi yönetiminin söylediklerinin doğru olmadığı ve toplumu yanıltmaya çalıştıkları ortaya çıktı. Şu anda enflasyon TÜİK'in verdiği son rakamlara göre yüzde 69,97. Bu tüketici fiyatları için böyle. Üretici fiyatlarına göre ise yüzde 121. Tabii bunlar Tayyip Erdoğan'ı üzmeyen istatistik kurumunun makyajlanmış ve oldukça düşük tutulmuş rakamları. ENAG verilerine göre yıllık enflasyon yüzde 156.
Verdik yetkiyi gördük etkiyi
Her ürünün fiyatı iki, üç kat arttı. Bugün ‘Verin yetkiyi kardeşime, dövizle, faizle, enflasyonla nasıl mücadele edilir, görün' diyen tek adam rejimi, enflasyonu yüzde 29'dan almıştı, bugün enflasyon yüzde 70'e geldi. Bu rakamlar tüketici fiyatları açısından son 20 yılın, üretici fiyatları açısından son 35 yılın en yüksek rakamları. Enflasyonda Tansu Çiller'e denk geldik. Düşürdük dedikleri enflasyonu yüzde 70'e çıkardılar. Ki bu rakamlar, kendilerinin başkanını sürekli değiştirdikleri, rakamlarına müdahale ettikleri, emekliye ve asgari ücretliye az zam vermek için düşük gösterdikleri TÜİK'in rakamları. Gerçek rakamlar, yangını işaret ediyor. TÜİK verilerine göre son bir ayda kuru soğan yüzde 69, kıvırcık yüzde 45, domates yüzde 42, patates yüzde 41, doğalgaz yüzde 27, tavuk eti yüzde 27 zamlandı.
 

Bir yılda olan bir ayda gerçekleşti

BUNLAR 1 yılda olduğunda baş edilmesi güç zamlar son bir ayda oldu. Son bir ayda emeklinin maaşına, çalışanın maaşına zam gelmedi. Enflasyona göre her ay asgari ücretin ve emekli maaşlarının yeniden belirlenmesi gerekmektedir. Sendikalar, işçinin ve emeklinin talebini dile getirsinler. Her ay enflasyona göre farkın üzerine eklenmeyen maaşlar, vatandaşlarımızı açlığın pençesine bırakmış durumdadırlar. Son 1 ayda emekliye zam yapmayanlar, asgari ücrete zam yapmayanlar, Türk Hava Yolları yönetim kurulu üyelerinin huzur haklarına, Borsa İstanbul yönetim kurulu üyelerinin huzur haklarına, Kızılay yöneticilerine zam yaptılar. Vatandaşına zam vermeyenler kendilerine yüzde 190 zam vermekten sıkılmadılar. Çalışma Bakanı, Kadir Gecesi'nde Bayburt'ta 1 Mayıs'ta Cumhurbaşkanının müjde vereceğini söyledi. Hala daha haber yok. Bir an önce bir müjde varsa verilmelidir.
 

Yıkım yaşıyoruz
ÜLKEMDE ne olduğu belirsiz tacizci, sapık, hırsızların elini kolunu sallayarak dolaşmasına karşı Çalışarak para kazanan insanların alım gücünün yok olduğu bir yıkım yaşıyoruz.Bağımsız araştırmacılara göre %156’ya, TÜİK’e göre %70’e yükselen enflasyon oranları bunun ispatı.Cumhurbaşkanı'nın "faiz sebep enflasyon sonuç" inadından dolayı enflasyon hız kesmiyor. On milyonlarca insanımız günden güne yoksullaşıyor. "Nisan ayında yıllık enflasyon;
ENAG'a göre %156'ya, TÜİK'e göre %70'e çıktı.Nasıl uçuyoruz değil mi?
✔️2020de 180 bin olan ev 730 bin olmuş
✔️2020de 32 bin olan araba 140 bin olmuş
✔️2020 de 24 TL olan yağ 180 TL olmuş
Yeni açıklanan ve TÜİK’in bile daha fazla küçültemediği oranlar enflasyonun tamamen kontrolden çıktığını gösteriyor. Yakında Bankalar;Sebze, Meyve ve Sigara kredisi vermeye başlarsa şaşırmam. Zamlara bir bakarsak eğer; " Şekere: %340 zam. Motorine: %280 zam.Benzine: %270 zam. Otogaza: %230 zam.Ayçiçekyağı: %210 zam.Elektriğe: %170 zam.Ete, süte: %160 zam.Mutfak tüpü: %150 zam.Ulaşıma: %135 zam"
 

Göze soka soka gösterilmiş oldu
Nisan ayı enflasyon verilerini değerlendiren Ekonomist Prof. Dr. Özgür Demirtaş, "Geçmiş olsun! Yıllık enflasyon yüzde 156. Faizi indirince enflasyona ne olduğu göze soka soka gösterilmiş oldu" dedi. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) bugün nisan ayına ilişkin açıkladığı enflasyon rakamlarına ilişkin birçok ekonomistten değerlendirme geldi.Ekonomist Prof. Dr. Özgür Demirtaş, ENAG’ın açıkladığı verileri baz alarak, “Geçmiş olsun! Yıllık enflasyon yüzde 156. Yanlış okumadınız yüzde 156! Faizi indirince enflasyona ne olduğu göze soka soka gösterilmiş oldu” değerlendirmesinde bulundu.
Deneyimli bankacı Kerim Rota ise, Türkiye’nin dünya enflasyon liginde 6. sıraya yükseldiğine dikkat çekti. Yüksek enflasyonda Venezüela’nın yüzde 284 ile birinci, Sudan’ın yüzde 260 ile ikinci, Lübnan’ın yüzde 208 ile üçüncü olduğunu aktaran Rota, dördüncü sırada yüzde 139 ile Suriye’nin, beşinci sırada da yüzde 96,4 ile Zimbabve’nin geldiğini, hemen peşi sıra ise yüzde 70 ile Türkiye’nin yer aldığını ifade etti.“Yüzde 30 üstünde sadece 10 ülke var” diyen Rota, “Kredi kullanabilene servet transferi sağlayan negatif faizde ise -yüzde 49 ile lideriz” diye konuştu.
 

Otobüs yolcuları
ÖNCELİKLE yine bir yapay gündemle günlerimizi geçirdiğimize dikkat çekmek isterim. Uzatmaya gerek yok kısadan girelim. Herkes ama ayrımsız herkes bir konuda birleşti. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun otobüsünde "Sözde" gazeteci özünde "Yandaş,yalaka" kadronun önemli elemanlarıyla verdiği görüntü. Özellkle "Gazeteci" olsalar, gördüklerini yazan, eleştiren, gerçekleri saptırmayan, algı oluşturmayan kişiler olsaydı. Kimsenin gıkı çıkmazdı. Ayrıca o otobüse kim biner kim iner seçmekde haddimiz olmamakla "Her fırsatta Atatürk'e dil uzatan, bizlere hakaret eden, aşağılayan, iktidar yandaşı yalakası, AK hayranları" kucaklamak en azından bence İmamoğlu'nun kendisine saygısızlık etmesi olmuştur. Geris laf-u güzaftır. Boştur. Bu konu uzatılmamalıdır. İBB 25 yıl sonra CHP'nin oldu ise bunda aday edilen İmamoğlu'nun payı kadar; O'nu kendi siyasi kaygıları ve hatalarıyla "Hit" yapan Cumhurbaşkanı ve

AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yöneticilerinin de katkısı son derece büyüktür. İstanbul'da AKP'ye atılan 805 bin oy farkına da bir de böyle bakmakta fayda vardır.
Şimdi gelelim bu konudaki son sözlerimize . DOSTLAR ! Biz ne o “aynı gemideyiz'cilerden” ne de “o otobüstekilerdeniz” Öncelikle bu konuda ilk ve son kez yazacağım net olmalı insanlar: Herkes ben dahil o fotoğraftan çok rahatsız..Kozmik bir şaka gibi!!! Ve de öcelikle eleştirebiliyorken ELEŞTİRELİM.....
DAVET doğrudur yanlıştır o ayrı bir konu... Ancak "Yanlış anlaşıldık... özür dileriz" demek yerine "vız gelir... tırıs gider..." diyerek kullanılan dil son derece üslupsuz ve kibir dolu. Söyleyeceklerim bu kadar...Dedikten sonra da "Özür" açıklaması geldi o'da şu şekilde DOSTLAR!
İBB Başkanı İmamoğlu'ndan "Vız gelir tırs gider " sözleriyle ilgili açıklama da geldi. Ne demiş o'nu da buraya ekleyelim..İmamoğlu " Ben çiftçi çocuğuyum, benden kibir doğmaz. Bu açıklamaları yapan arkadaşlardan, sadece ve sadece bir konuşmada kullandığım 'vız gelir tırıs gider' sözlerimden dolayı özür diliyorum. Ben dostluklarımı, yıllardır beraber olduğum arkadaşlarımı bir fotoğrafla terk edilsin diye edinmedim. Bu dostlukları bir fotoğrafla düşmanlığa çevirmek gibi bir niyetle yola çıkmadığım gibi hayatımda kimseyi de düşman niyetine koymadım koymayacağım. Beni bu kişiliğimin nereye götürüp götürmeyeceği umrumda değil. Esas olan insanın kendi kişiliğidir. Siz onu öyle kabul edersiniz. Elbette bir fotoğrafla yok sayılan, oy vermem, şunu yapmam denilen bir kişi durumuna düşürülürse insanın canı yanıyor.".
 

SON SÖZ: Nefret ettiğin insanla iyi geçinme çabasına siz medeniyet diyorsunuz, ben sahtekarlık diyorum. O yüzden anlaşamıyoruz.' - Charles Bukowski

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Oktay Apaydın Arşivi