Cumhuriyet'te neler oluyor?

Dünkü yazımızda Cumhuriyet Gazetesi'nde son günlerde ortaya çıkan "Çikolata kutusunda" 500 bin lira iddialarını ve Genel Yayın yönetmeni Tuncay Mollaveyisoğlu ile vakfın yönetim kurulu üyesi Prof. Dr. Barış Doster'in gazeteden gönderilme hikayelerini yazmıştım.

Bugün de Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici'nin bu konuyu ele alan yazısına bir göz atalım. Bildirici, gazete yönetimine can alıcı sorular yöneltti. “Para karşılığı haberin öyküsü ve Cumhuriyet'e sorular” başlıklı yazıda, “Cumhuriyet gazetesine yöneltilen “para karşılığı manipülatif haber yapıldığı” suçlamasıyla gündeme gelen elektronik ticaretin düzenlenmesi hakkındaki yasanın politik arenadaki serüveni kadar medyada izlediği yol da zikzaklarla dolu. Elektronik ticaret piyasasındaki tekelleşmeyi önlemek amacıyla Ticaret Bakanlığı’nın hazırladığı yasa TBMM’de görüşülürken CHP, HDP ve İyi Parti milletvekillerinin de desteğini almıştı. 1 Temmuz 2022’de 307 oyla kabul edilen yasaya karşı hiç ret oyu kullanılmamış; sadece İyi Parti’den Fahrettin Yokuş çekimser oy vermişti. Ama nasıl olduysa CHP, yasanın 7 Temmuz’da Resmi Gazete’de yayımlanmasından haftalar sonra bazı maddelerinin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Yasanın yürürlüğe gireceği 1 Ocak 2023 tarihi yaklaşırken de yasa aleyhine aniden geniş bir lobi faaliyeti başladı. Bu faaliyeti yürütenlerin başında e-ticaret platformu olarak Türkiye pazarının lideri konumunda olan Trendyol geliyordu.

İki yıl kadar önce Rekabet Kurumu’nda kendisi hakkında soruşturmayı yürüten ve sektördeki şirketlerin tüm verilerine sahip olan Hatice Yavuz’u üst düzey yönetici olarak transfer eden Trendyol, agresif bir tekelleşme politikası izliyordu.


Sermayesinin yüzde 86’sı Çinli Alibaba şirketine ait olan Trendyol, tekelleşmeye karşı olduğu belirtilen bu yasadan çok rahatsızdı. Yasa nedeniyle Trendyol Cüzdan para yükleme gibi bazı hizmetleri durdurmak zorunda kalmışlardı.


Trendyol’dan sonra pazarda ikinci durumda olan hepsiburada ile üçüncü durumda olan N11’den yasaya karşı itiraz gelmedi. Dördüncü durumda olan online pazaryeri GittiGidiyor da tekelleşmenin sonucu olarak geçen yıl piyasadan çekilmişti.


Trendyol’un yatırımcılarından Princeville Capital’in yönetici ortağı Emmanuel DeSousa bile İstanbul’a gelip, “Türkiye’ye yüz milyonlarca dolar yatırım yapabiliriz ama yeni düzenlemedeki bazı unsurlar, sermaye girişini zorlaştırıcı” diye demeç verdi.” bilgileri verildi.

“Başlangıçta yasa hakkında medyada yayımlanan haberler de genellikle olumluydu. Ama yürürlük tarihi başlarken aniden hava döndü; aleyhte bir kampanya başladı.” diyen Bildirici'nin yazısının devamı şöyle; “Görebildiğim kadarıyla yasaya karşı medyadaki kampanya Habertürk’te başladı. İlk yazılardan biri Güntay Şimşek’in Habertürk’te 8 Kasım 2022’de kaleme aldığı “E-ticaret kanunu her şeyi altüst edecek” başlığını taşıyordu. Şimşek, 22 Kasım’da “E-Ticaret kanunu kamu otoritelerine de zarar verecek”, 3 Aralık’ta “E-Ticaret kanununa da ithalat gibi bakılıyor”, 11 Aralık’ta “E-Ticaret kanunu tekelleşmeyi önleyebilir mi?”, 19 Aralık’ta “Yeni başlayanlar için; E-Ticaret kanununun zarar tespiti”, 23 Aralık’ta “Yerli şirketteki yabancı yatırımcı ne kadar yabancı olabilir” başlıklı beş yazı daha yayımladı.
2022 Kasım-Aralık aylarında birçok medya kuruluşunda yasa aleyhine yazı ve haberler yayımlandı. Bunlardan biri de Halktv.com.tr yazarı Barış Soydan’ın “Ali kıran baş kesen yeni E-Ticaret Kanunu” başlıklı yazısıydı.
Türkiye gazetesi yazarı ve TGRT programcısı Cem Küçük de geçen kasım ayından itibaren e-ticaret yasasına karşı kampanya başlattı. Küçük, 11 Kasım’da “Yeni e-ticaret kanununda bazı meseleler”, 23 Kasım’da “Yeni e-ticaret kanununu muhaliflerin desteklemesi tuhaf değil mi?”, 5 Aralık’ta “Yeni e-ticaret Kanunu’ndaki bazı çelişkiler ve yanlışlar”, 28 Aralık’ta “E-Ticaret kanunundaki yanlıştan dönülsün” başlıklarını taşıyordu.
Kasım ve aralık aylarında e-ticaret yasası aleyhine BloombergHT ve Aydınlık’ta da haber ve yazılar yayımlandı. Ancak bu iki medya kuruluşunun diğerlerinden farkı, yasanın TBMM’den geçtiği zaman da yasaya karşı çıkmış olmalarıydı. Bloomberg HT’de 1 Temmuz 2022’de “E-Ticaret Kanunundaki değişiklik Super APP’lerin önünü kapadı” başlıklı bir haber yayımlanmıştı. Aydınlık’ta da Recep Erçin, “E-Ticaret düzenlemesi sektöre gem vurabilir” yazısını kaleme almıştı.


T24 yazarı Füsun Sarp Nebil ise tüm bu yazarların aksine dönemin Ticaret Bakanı Mehmet Muş ile söyleşi de yaparak, yasa lehine yazı serisi hazırlamıştı.

Cumhuriyet gazetesini yasa aleyhine kampanya yürüten diğer medya kuruluşlarından ayıran en önemli fark, TBMM’den geçmesinin ardından yasayı desteklemiş olmasıydı. Cumhuriyet’te 3 Temmuz 2022’de yayımlanan haber, “Kartlar yeniden dağıtılacak” başlığını taşıyordu. Başlık üzerinde “TBMM’den jet hızıyla geçen yeni yasa, e-ticarette tekelleşmenin önünü kapatmayı amaçlıyor” deniliyordu. “Sektörün itirazları” olduğuna dikkat çekiliyordu ama “tüm paydaşlar tarafından paylaşılan olumlu izlenimin baskın olduğu” vurgulanıyordu. Ayrıca dönemin Ticaret Bakanı Mehmet Muş ile CHP TBMM Komisyon Sözcüsü Tahsin Tarhan’ın yasal düzenlemeyi destekleyen görüşleri de haberin altında iki kutu olarak aktarılıyordu.
Ancak Cumhuriyet, Aralık 2022’den itibaren tamamen yasanın karşısında pozisyon aldı. 1 Aralık’ta Birleşmiş Markalar Derneği Başkanı Sinan Öncel’in, bir TV programındaki “E-ticaret yasası maliyetleri artıracak” sözleri, 5 Aralık’ta “E-Ticaret Yasası’nın emlak sektöründe rekabeti olumsuz etkilediği belirtiliyor”, 10 Aralık’ta bilişim sektörünün önemli bir isminin “E-Ticarette kantarın topuzunu kaçırmamak gerekir” değerlendirmesi, 14 Aralık’ta giyim sektöründen iki iş insanının “Yeni yasa herkesi mağdur edecek” görüşü ekonomi sayfalarında yayımlandı. Bilgi Üniversitesi’nden Prof. Dr. K. Cem Şanlı’nın “Kendi markasını satamayacak” şeklindeki değerlendirmesini 17 Aralık’ta haber yapan Cumhuriyet, 21 Aralık’ta da “E-ticaret yasası esnafı vuracak” başlıklı ve kaynağı belirsiz bir habere yer verdi.

Aralık ayında Cumhuriyet’te yayımlanan haberlerin en çok dikkat çeken yanı, yasanın Meclis’ten geçtiği dönemde yayımladığı haberde olumlu yanların öne çıkarılırken sonra yapılan haberlerde yaklaşımın tamamen değişmesiydi. İlk haberin tersine sonradan yapılan altı haberde, sadece yasa aleyhine görüşlerin aktarılması, olumlu görüşlerin yok sayılması şaşırtıcıydı.

İlginçtir, aniden yasa aleyhine Cumhuriyet’te aralık ayı içerisinde tam altı haber yayımlanıyor. Cumhuriyet Gazetesi Vakfı Yönetim Kurulu üyesi Turan Karakaş’ın, bir e-ticaret firmasından e-ticaret yasası aleyhine manipülatif haber yapma karşılığında kayıt dışı para aldıkları iddiasıyla savcılığa yaptığı başvuruda da suç tarihi olarak 5 Aralık’a işaret ediliyor!


Bu tarihte yasaya karşı kamuoyu baskısı oluşturulması için “iki büyük çikolata kutusu içerisinde kayıt dışı olarak 500 bin lira alındığı öne sürülen suç duyurusunda” adı belirtilmeyen e-ticaret firmasının “haberleri yeterli görmediği” ve bu yüzden başka para vermediği de iddia ediliyor. Gerçekten de Cumhuriyet’te yayımlanan altı haberin hiçbiri birinci sayfaya çıkarılmamış, çoğu ekonomi ve iç sayfalarda aralara sıkıştırılmış küçük haberler.

Eski Genel Yayın Yönetmeni Arif Kızılyalın, İdari-Mali İşler Müdürü Osman Selçuk Özer ve Reklam Müdürü Esra Bozok’un suçlandığı bu olaydan Vakıf Başkanı Alev Coşkun’un da haberdar olduğu belirtilen suç duyurusu kovuşturmaya yer olmadığı kararıyla noktalandı.”

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Oktay Apaydın Arşivi