Sakin olun Sayın İmamoğlu...

Bu heyecanınızı anlıyorum ama yerel seçimler yaklaşırken CHP’ye zarar verecek açıklamalarda bulunuyor olmanız biraz garip.

Eğer ki bu başkaldırınızın sebebi Sayın Kılıçdaroğlu’nun başarısızlığı ile alakalı ise o zaman siz ve danışmanlarınıza matematiksel olarak başarının ne olduğunu izah etmekte fayda olacaktır.

Öncelikle girmiş olduğunuz 31 Mart İBB Başkanlığı seçimlerinde siz yüzde 48.80 (4 milyon 171 bin 118) kişinin oyunu alırken Sayın Kılıçdaroğlu 14 Mayıs’da yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde İstanbulda yüzde 48.80 (4 milyon 928 bin 772) oy aldı.

Gelelim iptal edilen İBB Başkanlığı seçimlerinin yapıldığı 23 Haziran tarihine. Siz yüzde 54.21 (4 milyon 741 bin 870) kişinin oyunu alırken Sayın Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turunda İstanbulda yüzde 51.78 (5 milyon 121 bin 194) kişinin oyunu aldı.

Şimdi başarısız olan kimdir?

Devam edeyim ve sizin istanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerini nasıl kazandığınızı maddeler halinde ele alalım.

1) Tarih 31 Mart 2018 siz yüzde 48.80 yani 4 milyon 171 bin 118 oy alırken Sayın Binali Yıldırım da yüzde 48.55 yani 4 milyon 149 bin 656 oy almış ve bu seçimi Sayın Yıldırım’a karşı 21 bin 462 oy fark ile kazanmıştınız.

2) Eğer Sayın Temel Karamollaoğlu seçime kendi adayları ile girmeseydi Saadet Partisine oy veren 103 bin 300 seçmen size değil aynı siyasi ideolojiye sahip Ak Parti adayına verirdi.

3) Saadet Partisi aday çıkararak Ak partiye gitmesi muhtemel 103 bin 300 oya bloke koyarak ilk turda 21 bin 462 oy farkı ile kazandığınız seçimi 81 bin 838 oy farkı ile İstanbul Büyükşehir Belediye Balkanlığı koltuğunda Sayın Binali Yıldırım’ı otururken görürdük.

4) Hal böyle olunca 23 Haziran seçimlerine gerek kalmazdı. Kaldı ki 23 Haziran seçimlerini 803 bin 456 oy farkı ile kazanmanız ne sizin ne de bir kısım CHP’linin dediği gibi Canan Kaftancıoğlu’nun başarısı değildi.

Elbette değişim olması gerektiği konusunda sizinle aynı fikirdeyim. Lakin siz hala yanınızdaki “istenmeyen adamları” değiştiremezken CHP’de değişim şart demek de ne?

Kaldı ki Sayın Akşener’in 6'lı masadan kalkıp geriye siz ve Sayın Mansur Yavaş ile geri dönüyor olmasına daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi bunun “Sayın Cumhurbaşkanını hem Karadeniz’de hem de İç Anadolu’da zayıflatmak için bir hamle olduğuna vurgu yapmıştım.” Ama ne hikmetse Trabzonlu hemşerileriniz size değil de Sayın Erdoğan’a inanmış gibiydi. Yoksa ilk turda yüzde 65 ikinci turda ise yüzde 68 oyu Sayın Erdoğan değil siz alırdınız. Bu da Trabzonda seçimi kaybedenin Sayın Kılıçdaroğlu değil de sizin olduğunuzu gösterir.

Ben Ak Parti'yi olduğu kadar yeri geldiğinde hem Sayın Kılıçdaroğlu’nu hemde CHP üst yönetimini eleştiren bir gazeteciyim. 2014 yılında kaleme almış olduğum “Sayın Kılıçdaroğlu Tunceli'den Belediye Başkanı adayı olsa kazanamaz” ve 2018 yılında “70 yılda 7 kez iktidar olamamışız neyi tartışıyoruz?” başlıklı makalelerimde bugünü anlatan tespitlerimde yanılmazken. CHP’nin Y-CHP yapılmasına alkış tutanlara. Atatürk’ün askeri değilim diyenlere sahip çıkanlara. CHP Atatürkçü çizgiden çıkarılıyor ve siz de buna hizmet ediyorsunuz dediğimde bana sahte CHP’li ve Atatürkçü diyenlerin bugün CHP’yi getirdikleri durumu görünce “Sizin de Ak Parti seçmeninden hiçbir farkınız yok” demekte bir sakınca görmüyorum.

Kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hakan Sönmez Arşivi

40+1!

25 Kasım 2023 Cumartesi 00:01