Minareyi çalan kılıfını mutlaka hazırlar. 

Geçmişte cemaat tarafından üniversite ve kpss sorularının çalındığını hatırlarsak bu durumda mülakatı kaldırmanın pek bir önemi olacağını düşünmüyorum. 

Mülakat yoksa sorular verilir olur biter!

Benim asıl merak ettiğim konu mülakatın neden seçimlerden sonra kaldırılacağı idi. Belki de aynen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerini kaybedeceklerini anladıkları gibi yangından mal kaçırırcasına gider ayak kindar nesilden devlet memuru ordusu yaratmanın derdine düşülüyor olabilirdi. 

Aradan tamı tamıma 22 yıl geçmiş bugüne kadar “hak yenildiği” düşünülmemiş ama ne hikmetse Sayın Kılıçdaroğlu’nun mülakatı kaldırıyoruz söyleminden sonra Sayın Cumhurbaşkanı da “haksızlığın önüne geçmek için mülakatı kaldırıyoruz” diyivermişti. 

İyi de 22 yıldır 80 puan, o da yetmedi 90 puan alıp mülakatta hakkı yenilen yüzbinlerce gencin yerine, sınavlardan 45 ve 60 puan alıp mülakatta zorla liyakat yükledikleriniz ne olacaktı. 

Ya da 22 yıldır iktidar olan Ak Partinin her yıl kendinden olan 15 bine yakın insanı “polis, öğretmen, hakim, savcı, vali ve kaymakam” yapıldığı düşünülürse bugün 330 binden fazla dindar görünümlü liyakatsiz neslin devletin kurumlarında kul hakkı yemekten “haramı helal gibi yemekten keyif aldığı” düşünülürse bundan sonrası için mülakatın kaldırılılmasının ne önemi olacaktı. 

Her ne kadar atı alan Üsküdar’ı çoktan geçmiş gibi gözükse de, bence 15 Mayıstan sonra kurulacak olan Millet İttifakı iktidarı ile devletin her kademesinde görev yapan bütün memurların yeniden sınava tabi tutularak kimin hak ederek kimin de hak yiyerek memur ve amir yapıldığını ortaya çıkarmak zor olmasa gerek.

Bu arada Sayın Kılıçdaroğlu’ndan ağzındaki baklanın ıslanması için biraz beklemesini rica ediyorum. Çünkü vaatte bulunduğu her şeyi
Reis “Alaattin’in sihirli lambasında ki Cin” misali harfiyen yerine getiriyordu.

Mesela; EYT ve emekliye bayram ikramiyesi Sayın Kılıçdaroğlu’nun vaadiydi. Şimdi de mülakatı kaldıracağız diyerek 22 yıldır kimsenin hak ve hukukunu kimseye yedirmeyen Reis “mülakatı kaldıracağız” diyerek hak, hukuk ve adelet savunucusu oluvermişti.

Hem neden sadece Sayın Kılıçdaroğlu konuşuyordu. Ya da eskinin Ak Partilileri şimdinin Millet ittifakı ortağı olan Sayın Babacan, Sayın Davutoğlu ve geçmiş dönemlerde Reis ile aynı milli gömleği giyen Sayın Karamollaoğlu’ndan “diploma gerçek mi yoksa sahte mi, 17-25 Aralık yolsuzluğu, 15 Temmuz darbe senaryosunun perde arkası, Ergenekon ve balyoz davaları, BOP
(Büyük Orta Doğu Projesi) gerçeği, Türk Silahlı Kuvvetlerinin namusu Kozmik odanın neden talan edildiği, Sadat’ın ne amaçla kurulduğu, Suriyeden Türkiye’ye 3 füze atar bunu savaş sebebi sayarız ve Sedat Peker’in iddiaları ile alakalı gerçekleri ne zaman duyacaktık.