Ekmeğe muhtaç olan toplumun hazinesinden siyasi partilere milyarlar aktarmak...

"Terör örgütü ile organik bağının devam ettiği, hazine kaynaklarının terör örgütüne aktarıldığı" gerekçesi ile HDP'nin kapatılması istemli davada Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın partinin hazine yardımı bulunan hesaplarına tedbiren bloke konulması talebi Anayasa Mahkemesince kabul edilmişti.

Aslında bu çok yerinde bir karardı. Lakin asıl sorun Yüksek Yargı ve AYM’nin geçmişte 15 Temmuz darbe girişimi ile Atatürk ve onun kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devletini yıkmak isteyen Fetö teröristi ile aynı safta yer alanların 2018 genel seçimlerinde hazine yardımından mahrum bırakılmıyor olmasıydı.


 

Burada konu kimin hesabına hangi gerekçe ile bloke konulduğundan ziyade. Ülkeyi yönetmeye talip olan Cumhurbaşkanı ve milletvekili adaylarının kendi ceplerinden harcamak zorunda olduğu paranın 81 milyon Türk halkının dişinden tırnağından arttırarak devletine ödediği vergilerle hazineye aktardığı paranın siyasal partilere aktarılıyor olmasıydı.

Kaldı ki 5 yıllık görev süreleri boyunca iktidarından, anası ve yavru muhalefetine varana kadar Cumhurbaşkanına 141 bin 453 lira, Bakanlara 70 bin lira, Milletvekillerine 56 bin lira maaşı veren yetmedi korumasından tutun da sekreterine, danışmanından şoförüne ve kullandığı makam aracına varan kadar karşılayan.


 

1 kuruş dahi harcamadan “biz yaptık” denilen yollar, köprüler, hastaneler ve okullar için 81 milyon ve doğan her çocuğun taraf müteahhitlere milyarlarca lirayı ödeyen yine bizler değil miydik?


 

Cami yapmayan, camilerin halı, kilim, klima, boya ve badanası cemaatin bağışlarıyla karşılanırken tek harcaması din adamlarına verdiği maaşla sınırlı olan Diyanet İşleri Başkanlığına neden 35 milyar 910 milyon 653 bin lira bütçe aktarılır. Ya da yüzde 99’u Müslüman olan bir ülkede Diyanet İşleri Başkanı neden zırhlı araba ve korumaya ihtiyaç duyardı.


 

Koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devletini “Ticaretle mi uğraşır” denilerek Cumhuriyetin kazanımı fabrikalarını babalarının malıymış gibi satıp bugün o aynı devleti ayakta tutmak için 81 milyonun cebindeki paraya göz dikerek ekonomiyi ayakta tutmaya çalışılırken. Yüksek enflasyonla mücadele eden toplum kuru ekmek ve soğana muhtaç edildiği bir ülkede o aynı toplumun hazinesinden Cumhurbaşkanlığı tarafından hazırlanan siyasal partilere 2023 hazine yardımı adı altında telaffuz edilen AK Partiye 1 milyar 961,3 milyon lira, CHP’ye 1 milyar 43,9 milyon lira, HDP'ye 539,5 milyon lira yani toplamda 4,5 milyar lira aktarılması neydi?


 

Tarihin en büyük asgari ücret artışını biz yaptık diyenlerin o aynı tarihin 30 liraya alınan beyaz peynirin bugün 150 liraya alınmasını ya da gözünüzü kapatın denildiğinde 3 liraya aldığımız soğanı 6 ay sonra gözümüzü açtığımızda 15 lira alıyor olmamız için yorumu ne olacaktı bunu çok merak ediyorum. Saygılarımla...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hakan Sönmez Arşivi

40+1!

25 Kasım 2023 Cumartesi 00:01